Arıların Bal Uçuşu

18 Görüntüleme
3 Dak. Okuma

Yerkürede henüz haritacılık, telefonlar ve diğer bilim dalları ve teknolojilerin hiçbirisi doğmamışken yeryüzünde birbirlerine konum atan mini canlılar vardı, desem ne dersiniz?

Kâinatın mini kartografları ile tanışın; arılar. Arılar zar kanatlılar familyasına mensup, boyutları 2mm ile 39mm arasında değişen ve uçabilen mini böceklerdir. Onları insanlığın ilgi odağı hâline getiren birkaç özelliğinden bahsetmek istiyorum. Saniyede 240 kez kanat çırparak kovan sıcaklığını 4 mevsim stabilize edebilirler. Bir dişi arı yaşamı boyunca türüne de bağlı olarak 8 ile bir milyon hatta daha fazla sayıda yumurta bırakabilir.

Dünyadaki tüm gıda maddelerinin %90’ı 80 çeşit bitkiden elde edilir ve bu bitkilerin yaklaşın %77’si arılar tarafından döllenmeye muhtaçtır.

Vücutlarının baş kısmında bulunan bir çift duyargaya sahiptirler. Duyargaları o kadar gelişmiştir ki balın kokusunu 2km öteden alabilirler ve sadece 1 kg bal üretmek için yaklaşık 96.000 km mesafe kat ederler. İşte bu noktada arıların kâinatın mini kartografları olduklarını düşündürten bir özellikleri ortaya çıkar; ‘Arı Dansları’. İşçi arıların sahip oldukları bu yetenek onların yüz milyon yıl önce birbirlerine konum atabilmelerine olanak sağlıyordu. Bunu yaparken kuyruklarını bir pusula gibi kullanıyorlardı ve bal için gerekli olan kaynağın yerini diğer işçi arılara anlatırken temelde üç farklı tanıma parametreleri kullanıyorlar; Güneş, mavi gökyüzünün polarizasyon örtüsü ve Dünya’nın manyetik alanı.

Öncelikle arı danslarından sallanma dansı ile başlayalım. Avusturyalı bilim adamı Karl von Frish’e 1973 yılında Nobel ödülü kazandıran çalışmasına göre arıların bir saniyelik kuyruk sallama süresi, nektar kaynağının 1 km mesafede olduğunun; 45 derecelik bir açıda nektar kaynağının güneş ve kovana göre 45 derecelik yönde olduğunu gösterir. Arılar bu dans ile kovana en az 100 metre uzaklıkta bulunan besin kaynaklarını birbirlerine anlatıyorlar.

Bir diğer dans türü ise dairesel danstır. Bu dans ise kovana uzaklığı 100 metre yarı çaplı bir daire içerisinde olan besin kaynaklarının yerini tanımlamada kullanılır. Bu dans esnasında dans eden arıyı (kâşif arı) 1- 6 adet işçi arı seyreder. İşçi arıların asıl amacı dans eden kâşif arının üzerine sinmiş olan çiçeğin kokusu ezberlemektir. Kâşif arı bazen çiçeğin koku bezlerinden yayılan bu kokuyu yolcuğu esnasında havaya bırakarak diğer arılar için bir güzergâh çizer.

Sonuç olarak sizlere şu sormak istiyorum;

Sizce Kartografi Bilimi (Haritacılık Bilimi) sizce arılardan esinlenmiş olabilir mi?

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version