Evcil Hayvanlarda Sessiz Acı: Canları Yanıyor Ama Söyleyemiyorlar

21 Görüntüleme
4 Dak. Okuma

“Bir Gariplik Var Ama Ne?”

Kediniz köşelere mi çekiliyor? Köpeğiniz dokununca irkiliyor mu? Mama kabına gidip geri dönüyor ama yemiyor mu? Bir değişiklik var, ama ne olduğunu anlamıyorsunuz…

İşte bu noktada durup düşünmeliyiz: Belki de canı yanıyor ama söyleyemiyor.

İnsanlar acı çektiğinde konuşur, yakınır, yardım ister.

Peki ya hayvanlar?

Onlar acıyı içinde taşır, sessizce yaşar ve çoğu zaman bu ağrıyı fark ettiğimizde iş işten geçmiş olur.
Veteriner hekim olarak sıkça duyduğumuz cümle şudur:

“Bir şey yoktu, birden kötüleşti.”

Ama aslında bir şeyler hep vardı. Hayvanların ağrıları çoğu zaman davranışsal sinyallerle kendini belli eder. Ancak biz o sinyalleri fark etmeyi öğrenmemişsek ya da göz ardı etmişsek, sessizce büyür. Kediler ve köpekler doğaları gereği ağrılarını saklar. Çünkü doğada acı çekmek zayıflık göstergesidir. Evcilleşmiş olsalar bile bu içgüdüleri sürer. Yani ağrı çeken bir hayvan çoğu zaman susar. Ama davranışları değişir…

Ve bu değişiklikler haykırmaktan farksızdır, eğer onları dinlemeyi bilirsek.

Ağrının Sesi Yok, Ama İzleri Var

Evde sessizce yere uzanmış, normalde size gelip sürünen kediniz artık ilgilenmiyor.

Köpeğiniz yürüyüşlerde geride kalıyor, keyifsiz ve gözleri donuk.

Peki nedir ağrının belirtileri?

Fiziksel Belirtiler:

  • Topallama
  • Tüylerde kabarma
  • Titreme
  • Aşırı salya
  • Yeme içme düzeninde bozulma
  • Ağız kokusu
  • Tuvalet alışkanlığında değişiklik

Davranışsal Belirtiler:

  • Eskiden çıktığı yerlere çıkmaktan kaçınma
  • Aşırı saklanma ya da ilgisizleşme
  • Huysuzluk, saldırganlık
  • Hırçınlaşma ya da tam tersi çekingenlik
  • Uyku süresinde belirgin artış
  • İletişimden kaçınma

Kedilerde ağrının en yaygın nedenlerinden biri artroz yani eklem ağrısıdır. Köpeklerde ise diş hastalıkları, bel fıtığı, kanser ya da kulak enfeksiyonları gibi pek çok sebep ağrıya neden olabilir.

Veteriner hekimler bu gibi durumlarda ağrıyı tespit etmek için klinik değerlendirme yapar. Glasgow veya Colorado Ağrı Skalaları gibi yöntemlerle davranışsal ve fizyolojik tepkiler değerlendirilir.

Sessizliği Dinlemek: Gerçek Bir Vaka

Size kliniğe gelen gerçek bir örnekten bahsedeyim. 9 yaşındaki Scottish Fold cinsi bir kedi, artık koltuklara zıplamıyordu. Tuvalet kabına gitmek istemiyor, sevilmekten hoşlanmıyor, hatta sahiplerine tıslıyordu. Sahipleri “huysuzlaştı, yaşlandı herhalde” demişti. Ama röntgende kalça ekleminde ciddi bir dejenerasyon (osteoartrit) gördük.

Yani aylarca, belki yıllarca ağrıyla yaşamıştı. Tedaviye başladıktan sonra sadece fiziksel değil, psikolojik olarak da toparlandı. Artık sevgiye yanıt veriyor, koltuklara çıkmak için uğraşıyor, gözleri yeniden canlı bakıyordu. Ağrıyı geçirdikçe hayata döndü.

Evde Ağrı Tespiti: Sahip Olarak Ne Yapabilirim?

Veteriner kontrolleri çok önemli, evet. Ama ilk fark ediş evde olur. Hayvanınıza sizden başkası bu kadar yakından bakmaz.

Evde dikkat edilecek sinyaller:

  • Sürekli yalanma (özellikle bir bölgeye)
  • Mama yerken çiğnemede zorlanma
  • Kaka veya çiş yaparken miyavlama ya da zorlanma
  • Kucağa gelmeme, dokununca tedirginlik
  • Oturuş ya da yatış pozisyonunda farklılık

Not: Kediler genellikle ağrılı bölgeyi yalar veya o bölgeye dokunulmasını istemez.

Köpekler ise genellikle ilgisizleşir, ama bazıları tersine huzursuz ve agresif olur.

Önemli: Sadece belirtiye odaklanmak yetmez. Zamana yayılmış değişimi gözlemleyin. “Son 3 ayda daha az mı koşuyor?” “Oynamaya ilgisi azaldı mı?” gibi sorular değerli ipuçlarıdır.

Empati, Bilgi ve Farkındalık

Ağrılı bir hayvan; davranışını değiştirir, ama kimliğini kaybetmez. Onlar hâlâ sevilmek ister, hâlâ size güvenmek ister. Ama canı yandığında bunu kendince ifade eder. Hayvanlar konuşamaz ama çok şey anlatır. Gözleriyle, bakışıyla, duruşuyla…

Bizim görevimiz onları anlamayı öğrenmek.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Veteriner Hekim
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version