Hepimizin bazen vazgeçmekte zorlandığı kişiler, durumlar ya da varlıklar olmuştur. Özellikle insan ilişkilerinde, hatta duygusal bağımlılıklarda, bizi yoran ve ilerlememizi engelleyen bağlar kurabiliriz. Bu bağlar çoğu zaman alışkanlıktan, korkudan ya da yalnız kalma endişesinden beslenir. Bırakmak zor gelir; çünkü insan, tanıdığı acıyı bile bilinmeyen bir iyiliğe tercih edebilir.
Oysa gerçek bağlılık, bir şeyi sıkı sıkıya tutmak değildir. Gerçek bağlılık, serbest bırakabildiğinde de varlığını sürdürebilen bağdır. Bir kişiyi ya da durumu özgür bıraktığında, onun hâlâ senin ekseninde dönüp dönmemesi değildir mesele. Asıl önemli olan, senin kendi merkezinde sağlam durabilmendir. Çünkü bir ilişkinin ya da durumun devamı, yalnızca senin çabanla ve uğraşınla olacaksa, onun hiç olmamasından daha yorucu ve yıpratıcı olması kaçınılmazdır.
Bazen serbest bırakmak, aslında kendine alan açmaktır. Belki de bu alan, sana gelecek olan daha güzel olaylara, mutluluklara, verimliliklere ve insanlara yer açacaktır. Düşünsene; bugüne kadar yerini meşgul eden ama sana hizmet etmeyen ne varsa hepsini bıraktığında, hayatına yenilerinin gelmesi için nasıl bir boşluk oluşur. Hayatta her şey bir denge üzerinedir; bir şeyin varlığı sana artık fayda sağlamıyorsa, onun yokluğu seni özgürleştirebilir.
Unutma ki seni negatif etkileyen her insan ya da her durum, aslında hayatındaki görevini tamamlamıştır. Ona ısrarla sarılmanın nedeni çoğu zaman bağlılık değil, alışkanlıktır. Alışkanlık ise çoğu zaman büyümeyi ve ilerlemeyi engeller. Sabırla, farkındalıkla ve cesaretle baktığında bunu daha net görebilirsin.
Bırakmak, vazgeçmek değildir; bilinçli bir seçimdir. Ve bu seçim, seni daha güçlü, daha hafif ve daha özgür kılar. Hayatında kalanların gerçekten seninle kalması gerektiğini, gidenlerin ise zaten gitmesi gerektiğini fark ettiğinde içsel bir huzur başlar.
Herkes bu dünyaya özel olarak gönderilmiştir. Hepimizin, basit bağların çok ötesinde, daha önemli ve daha anlamlı görevleri vardır. Elbette her şey birbiriyle bağlantılıdır; ancak herkes bu sırrı keşfedemez. Belki de sen, bu satırları okuyan ve bu farkındalığı geliştirmeye çalışan nadir insanlardansın.
Şimdi düşüncelerini toparla. Zihnini meşgul eden, sana yük olan ne varsa silkele ve bırak. Serbest bırakmak, bir son değil; yeni bir başlangıçtır. Bu yolculukta öğrendiklerin, seni kendine biraz daha yaklaştıracaktır.
Yolun açık olsun.
Mucizeler seninle olsun.

