Boynu Büküklük

Mehmet Hatip Denek 94 Görüntüleme Yorum ekle
1 Dak. Okuma

Boynu büküklük ne kadar acıdır bilemezsiniz? Hayatının geçmişinden geleceğine kadar çilelerin ve derbederliğin pençesinde kıvranırken boynun bükük kalmıştır, kalmaya da devam ediyordur. Boyun büküklüğünü bilmeyen ne bilsin? Nasıl bilsin seni? Sen yaz, çiz, anlatıp dur… Kimler anlar ki seni? Hayat seni yerlere atmış yol yapmış seni, acılarla yol geçen hanı yapmışsa ne yapabilirsin ki? Boynum bükük, kalbim kırık, gözlerim yaşlı… Boynum bükük, belim kamburlaşmış, dilim lal olmuş. Boynum bükük, cümlelerim kırık, dökük… Boynum bükük çilem çok, dermanım yok… Boynum bükük derbedersin… Boynun bükük “Bu Şehrin Gecelerinde” kaybolursun. “Bir Sabahçı Kahvesinde” uyanırsın… Boynum bükük duygularım yıkık, hayallerim viran olmuş. Boynum bükük, boynum bükük, boynum bükük… Hiç düzelmedi ki nereye, neyi, kime, nasıl anlatsam? Gözlerimde yaşlarla, dilimde dualarla anlat anlatabilirsen… Ne kadar anlatabileceksin ki?…Ya da kim ne kadar anlayacak ki seni?

Ey Kimsesizler Kimsesi! Beni boynu bükük bırakma! Benim kimsem Sensin. Beni Sen anlarsın! Beni acılarla baş başa bırakma! Beni Sensiz bırakma. Gözü yaşlı bırakma! Takatsiz, zayıf bırakma. Benim sınavımı kolay eyle! Beni boynu bükük, kalbi kırık bırakma Allah’ım!

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version