Kilimin Serüveni

Turan Demir 39 Görüntüleme 2 Yorum
6 Dak. Okuma

Kilim kelimesinin kökeni anlam olarak tartışmalıdır. Genelde aslının Farsça olduğu ve bu dilden Urduca ile Türkçe’ye, Türkçeden de Moğolca, Rusça ve Arapça ile Kafkas ve Balkan dillerine geçtiği kabul edilmektedir. (Wikipedia)

Kilim:

Farklı dönemlerin sanat anlayışını yansıtan kilim; Genellikle yün ve kıl iplerle yatay veya dikey yer tezgahlarda dokunur.

İki iplik dokuma sistemiyle, çeşitli iplik ve renklerden oluşur. Havsız (tüysüz) ve düğümsüz, tersi düzü olmayan en eski dokuma sanatı arasında yer alır.

Anadolu Türk Kültürünün birçok dönemine ait olan kilimler, birçok teknik ve desenleri günümüze taşır.

Göçebe yaşayan Türk toplumlarında kilim neden önemliydi?

Eski yıllarda, Orta Asya, İran, Kafkaslar ve Anadolu’da yaşayan insanlar kilimi; göçler sırasında çadırlarda ısınma amacıyla kullandıkları gibi, böcek ve haşerelerden korunmak amacıyla çadırların tabanlarında oluşan nemi önlemek için de tabanlara sererler. Günümüzde, evlerin duvarlarına asılarak, oda tabanlarına, damlara, eyvanlara, sedirlerin üzerlerine serilerek kullanılan kilim; kültürün farklı özelliklerini de günümüze taşınmış olmaktadırlar.

Kilimler; kadınların, kızların ilmek ilmek, rengarenk, nakış nakış, dokudukları kilimler: Sözlü ifade edilemeyen duyguları, düşünceleri, ayrılıkları, özlemleri, hasreti, dönemin kültür özelliklerini, yaşayış biçimlerini yansıtmalarına tercüman olurlar.

Eski Türk kültüründe, ailelerin asaletini ve estetik zevklerini de ortaya çıkaran bir simge olarak görüldüğü de ayrıca bilinmektedir.

Kilimlerde renk ve sembollerin anlamları nedir?

Kilim, teknik olarak genellikle geometrik şekillerden motiflerini oluşturur. Kilim dokusundaki her bir renk ya da motif, estetik değer olarak yansır.

Kilimlerde; Mavi, turuncu, yeşil, lacivert, kırmızı, pembe, güvez (koyu ve mora yakın kırmızı) renkler genel olarak kullanılmaktadır.

Kilimlerde her renk ve sembol, anlam bakımından farklılık göstermektedir.

Kilimlerde kullanılan bazı renkler ve içerdiği anlamlar:

Pembe: Baharın, sevdanın simgesidir.

Kırmızı: Kederin acının simgesidir ama bazı bölgelerde kırmızı; acı, keder simgesi olmaya bilmektedir.

Beyaz: Doğumu simgeler. Doğarsın kundağa sarılırsın,ölürsün kefene sarılırsın. İkisi de beyazdır.

Yeşil: En doruk yerdir. Tasavvufta Allah’a kavuşmanın rengidir. Yeşil ayrıca ailede mutluluğun simgesi olarak görülür. (Akşam Gazetesi)

Kilim motiflerinin bazılarının ifade ettikleri anlamları kısaca açıklayalım.

Akrep Motifi: Gereksiz kavga ve kötü niyeti, öldürmeyi hedefler.

Artı ve Çengel Motifi: Tehlike ve musibetlerden korunma işarettir.

Bereket Motifi:

  1. Bereketi simgeleyen birçok meyve ve hayvanlar mutluluğu simgeler.
  2. Ağaçlar çiçekler gibi bir çok şey bolluğu ve uğuru simgeler.
  3. Tabiat, dağlar, ovalar… Doğum ve ölümü simgeler.

Bukağı Motifi: Atın ön ayaklarına bağlanan zincir modeli. Aşk, evlilikte istikrar ve nişanı simgeler.

Ejderha Motifi: Bahar yağmurlarının bereketli beklentisini simgeler.

Eli Belinde Motifi: Üreme ve bereketi simgeler.

Göz Motifi: Mavi rengin hakim olduğu, nazara karşı ve gönül gözü (üçüncü göz) derin algı ve ruhi aydınlığın simgesi.

Hayat Ağacı Motifi: Kainatın değişimini simgeler. Uğurlu meyveler: İncir, nar, hurma zeytin v.b…

İnsan Motifi: Hasret ve özleme işaret eder. Gurbet veya çocuk özlemi gibi..

Kartal Motifi: Gökyüzünün ve çevikliğin sembolüdür.

Koç Boynuzu Motifi: Erkeklik, güç ve kahramanlığın simgesidir.

Kurt Ağzı Motifi: Korunma ve iyimserliği sembolize eder.

Kuş Motifi: Ölenin ruhunu veya aşkı, sevgiyi semboller.

Küpe Motifi: Kızlarda oluşan cinsel istekliliği motife eder.

Muska Motifi: Korunmayı simgeleyen motif olarak görülür.

Yukarıda belirtilen motifler gibi birçok motifin daha anlamlarını görmek mümkün. (Kaynak: meb-kilim motifleri)

Kale, dokunan kilimlerin şifresiyle fethedildi.

Bacalı Seccade Hikayesi

Beş Bacalı Kilim, Eskişehir/Sivrihisar yöresine ait bir dokumadır.

Bacalı kilimin deseni Sivrihisar Kalesi’ne atfedilmektedir. Kale kuşatılmış, günlerce muhasara altında kalmış, ancak ele geçirilememiştir. Ele geçirmek için bir Türk kızının kasıtlı olarak düşmana esir düşmesine karar verilir. Kıza belli simge ve işaretler öğretilir. Her simge ve işarete belli anlamlar verilmiş ve bu simgelerle işaretleri kullanarak kalenin planını bir kilime dokuması istenmiştir. Bu dokunan kilimlerden biri nasılsa kale dışına çıkacak ve Türkler bunu ele geçireceklerdi. Böylece kilim desenlerinden nerede oklu, nerede atlı askerlerin bulunduğu öğrenilecek, bu plana göre saldırı düzenlenecektir. Kız, kale çevresinde dolanarak düşmana esir düşer. Kaleye giren kız, hemen ağacını (tezgâhını) hazırlar, subay ve askerlere kendilerine kilim dokunacağını söyleyerek ip sağlar. Bu arada kalenin içinde gezerek planı kafasında oluşturur. Kalenin planını simge ve işaretlerle anlatan desenleri kale planına göre yerleştirip kilimleri dokur. Düşünüldüğü gibi bu kilimlerden kale dışına çıkan olur. Kilimi ele geçiren Türkler, simge ve işaretleri çözümleyerek saldırı planı hazırlarlar. Kalenin içini adım adım öğrenen Türkler saldırıya geçerler ve bir türlü ele geçirilemeyen kale “Bacalı Seccade” sayesinde fethedilir. (Kaynak: kulturportali.gov.tr)

Fatih Kısaparmak’ın, “Kilim” adlı türküsünün konu içeriğine güzel bir hava katacağı düşüncesindeyim.

Kilim Türküsü

Sevdiğine sözü olan bir kilim dokur,
Kilimin dilinden ancak anlayan okur,
Sırlarımı verdim sana sevgimi verdim,
Şu gönlümü kilim yaptım yoluna serdim.

Ayıptır günahtır diye kilit vurdular dilime,
Aşkı dokudum kilime anlıyor musun?
Yetinmedim türkü yaktım gayrı bu canımdan bıktım,
Hani senin olacaktım dinliyor musun?

Kilim kalbin aynasıdır gönlün sesidir,
Her nakışı bir duygunun ifadesidir,
Kilim sevgiliye çağrı aşka davettir,
Kimi renkler şikayettir kimi hasrettir.

Ben şu gönül tezgahında kilim dokudum,
Erenlerin dergahında aşkı okudum,
Töremizde kilim demek ilim demektir,
Kilim sevdadır özlemdir derttir istektir.

Türk dokuma kültüründe önemli bir yere sahip olan kilimler; maddi ve manevi anlamda tarihi değer taşıyarak, günümüzde de önemini korumaktadırlar.

Saygılarımla.

Bu İçeriği Paylaş
Yazan Turan Demir
Bağlantılar:
Yazar
2 Yorum
  • Gönülden gelen, gönüle gider her daim. Notasız söyler, imlâsız okur, aynı anlamda buluşursa çocuk kalbimiz, söz anlamını o vakit bulur.
    Güçlü kalem, güzel yürekli insan… Yaslanmaya devam et sözcüklere. Hayatımdan bir sayfa daha çeviririm gelecek güzel günlere.

  • Nilgün hanım,kıymetli okurum;
    Çok güzel cümlelerle yoruma anlam yüklemiş olmanızdan dolayı
    çok teşekkür ediyorum.
    Herşey gönlünüzce olsun!
    Sevgiyle kalınız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version