Leylâ,
Hikâyelerde, masallarda
Adı geçen güzel kadın.
Gözleri karanlık geceden kara,
Yıldızların içinde kaybolduğu güzel kadın.
Güzelliği,
Bahsedilen tüm efsanelerde yankı bulan bir masal gibiydi.
Saçları,
Geceye damgasını vurmuş yıldızların parlaklığına benzerdi.
Gecenin karanlığından esinlenerek
Adeta bir gizem perdesi gibi dolaşırdı eteğinde.
Onun güzellik hikâyesi,
Aşkın ve tutkunun hikâyeleriyle örülmüş,
Bir efsaneden diğerine geçercesine
Dilden dile dolaşırdı.
Bir gün Leylâ,
Kendi hikâyesini yazmaya karar verdi.
Yıldızların arasından süzülerek düşen melek tüyleri gibi,
Satırları arasında dans eden bir masal dokumaya başladı.
Bu masal,
Sevgi ve umut dolu sayfalarıyla
Her okuyana yeni bir dünyanın kapısını aralıyordu.
Leylâ’nın adı,
Artık kendi yazdığı masalın içinde yaşayan bir peri gibi,
Herkesin kalbinde bir iz bırakmıştı.