Melekle Sohbet

40 Görüntüleme
2 Dak. Okuma

Hepimiz aynı yaratıldık: aynı zeka, aynı beden. Kimisi aklını çok kullandı, kimisi az kullandı. Kimi farklı yöne ağırlık bastı, kimisi farklı şeylere yöneldi. Kimi çok yedi, kimi az yedi. Herkes ne yediyse kendi karar verdi. Kimi şanslıydı, kimi şanssız. Tercihleri hayatlarını belirledi.

Aslında hepsi aynı kişiydi. Kimi boyattı saçını, kimi beyazlattı. Kimi ağladı, kimi içine attı. Kiminin karnı toktu, kimi aç kaldı. Aslında hepsi aynı insandı. Sinirli hali de aynıydı, sakin hali de. Sadece ne olmak isterse o oluyorlardı, nasıl hissetmek isterlerse öyle hissediyorlardı. Aslında özgürlerdi. Gülmek de ağlamak da ellerindeydi. İyi ve kötüyü seçmek onların tercihiydi. Kimisi çok iyi oldu, kimisi çok kötü. Bazıları ikisini de seçti, eşitledi. Böylece bireysel farklılıklar oluştu. Hepsi aynı kişiydi, tercihleri onları birbirlerinden uzaklaştırdı.

Kimi uzun boyluydu, kimi kısa; kimi zayıftı, kimi kilolu; kimi sarışındı, kimi esmer, kimi kızıl. Fiziksel farklılıklar vardı ama hepsi aynı insandı. Farklı bedenler, farklı tercihler, farklı istekler… Aynı olanı birbirinden ayıran şeylerdi.

Kısaydı zaman, uzun sandılar. Kolaydı hayat, çok zorlaştırdılar. Hepsi aynıydı… Ama sanki hiçbiri aynı değildi. Kimi kendini tanımadan yaşadı, kimi kendine hiç bakmadan. Kimi aynalardan korktu, kimi kendine hayran kaldı. Kimi hep aradı, kimi hiç sormadı. Oysa cevaplar hep içlerindeydi.

Kimi geceyi sevdi, kimi gündüzü. Kimi gökyüzüne baktı her gece, kimi yere bile bakmadı. Oysa yıldızlar herkesin üstündeydi. Ama bazıları hiç başını kaldırmadı. Gözleri vardı ama görmeyi seçmediler. Çünkü görmek de bir tercihti. Her şey gibi: sevmek, affetmek, bağışlamak…

Bazıları kırıldıkça keskinleşti, bazıları her darbede yumuşadı. Aynı kalpte farklı yangınlar yandı. Aynı gözden farklı yaşlar aktı. Hepsi aynı suyla yıkandı ama kimisi temizlendi, kimisi daha da kirlendi. Kimi büyüdü, kimi küçüldü. Oysa insan, en büyük yolculuğu içine yaptığında büyürdü. Ama zamanlarını dışarıda koşturmakla tükettiklerinden, kendilerine hiç varamadılar. Zaman sandıkları kadar uzun değildi. O yüzden geç kaldılar… Hem kendilerine hem birbirlerine.

Ama bazıları… Bazıları hatırladı. Az da olsa. Onlar farkı oluşturdu. Onlar içlerindeki ışığı hatırladılar. Ve bir mum gibi karanlıkta yanan ilkler oldular. Diğerleri o ışıkta kendini görsün diye…

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
4 yorum
  • İnsanoğlu ancak bu kadar gerçek ve içten anlatılabilirdi. Kafiyeli ve samimi anlatımınız çok dikkat çekici. Melekler, insanlar hakkında sohbet etse kesinlikle bunları konuşurlardı. Harikasınız.

  • “ Ve bir mum gibi karanlıkta yanan ilkler oldular.” O kadar güzel cümle ki , hayatımın karanlıktı birisi çıkıp mum oldu hayatımda , ışık oldu. Yönümü bulmamı sağladı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version