Beden Şehrimin Çürük Sakinleri

67 Görüntüleme
3 Dak. Okuma

Bedenimin şehrinde kimler yoktu ki…

Kılıktan kılığa girmiş çaresizlikler, korku altında değişen maskeler, yarım kalmış sözler…

Hepsi bir zamanlar sokaklarımda dolaşan, gönlümün er meydanına oturan, yük olmaktan utanmayan misafirlerim idiler.

İnsandaki şu hissiyat, farkında olabilmek ile farkındalık yaratmak arasında kayboluyor. Çünkü farkında olunabilen her çaba mükemmelliği yenebiliyor. Önemli olan verimli çabadır. Ama bazen de günümüzü kurtarabilmek için mükemmellikten de ödün verilebiliyor. Adı üzerinde: günü kurtarabilmek. Amacımız gün değil, dünyamızı kurtarabilmek.

Kasadaki bir çürük elmanın bütün kasaya olan zararını biliriz. Eğer sen onu güzel muhafaza edersen, mükemmel bir bütünlüğe sahip olabilirsin. Bir şehir bir günde kurulmuyor, değil mi? Sabırla, emekle, özenle inşa etmek gerekir. Bunun yolu ise kendine güvenmekten ve kendini sevmekten geçer. Çünkü kendini seven insan, çürük olanı hemen fark eder; hangi duygunun onu çürüttüğünü bilir ve yerine hangi güzelliği koyacağını seçebilir.

“Şu an bir fabrikada çalışıyorum, yeni yapıldı. Ama her yeri patlıyor, çatlıyor ve bu fabrika daha iki ay önce açıldı, yine tamir gerektirecek.” Aynı şey içimizde de geçerli. Ruhumuzu yormadan önce, onun ne ile tamir olabileceğini bilmemiz gerekir. Bir araç alırsın, o aracı kullanmakla mükellef olduğun gibi bakım ve onarım gibi hallerini de bilmemiz gerekir.

Biliyor musunuz? Bizler bir enstrüman gibiyiz. Bir orkestrada farklı enstrümanlar vardır. Aynı notayı çaldığında, her enstrüman kendi sesiyle farklı bir ahenk uyumu çıkarır ortaya. Aynı güfte ve beste olmalı ki o muazzam estetiği bulabilelim. İşte bedenimizin her bölgesi farklı enstrümanlarla doludur. Doğru tuşlar, doğru notalar ve doğru besteler bedenimizin mutlu ve huzurlu halleridir.

Evet; benim bedenimin çürük sakinleri! Emanet geldiğimiz bir dünyada taşıdığın her hücre seni gafletten, bilinçsizlikten umarım korur. Programlanmış gibi yaşamaktan vazgeç. Emanet olunan bu bedenin en iyi amaçlara ulaşmasını sağla.

Hayat sana defalarca gösterecek: çürük insanlar, çürük duygular, çürük alışkanlıklar hep olacak. Önemli olan onların seni programlamasına izin vermemek, çünkü senin bedeninde asıl hükmü sürecek olan inancın ve sevgin olacak. Sen o beden şehrinin belediye başkanısın. Orayı kime emanet edeceğini sen iyi bilirsin.

Benim şehrimde kimler yaşıyor? Çürük sakinler mi, yoksa sana can katan misafirler mi? Tabii ki orası da iradende gizli.

Doğru yolda, doğru gayretlere açılmanız temennisiyle.

Vesselam.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
1 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version