İmkansızım

Dilara Demirci 35 Görüntüleme Yorum ekle
2 Dak. Okuma

“Beni hiç yazdın mı?” diye sordu adam kadına. Kadın düşünmedi hiç. Yazmıştı birçok kez. Okunmayacağını bildiği kelimelere dökmüştü içini. Kelimeler her zaman en iyi yoldaştı. Kelimelere dökmüştü aşkı.

Artık yasaktı aşk onun için. Ama seviyordu… Çok seviyordu. Âşık olma hakkı yıllar önce alınmıştı elinden. Biliyordu ona ait her şeyi. Yaşadığı şehir, adresi, numarası… Ona dair her şeyi biliyordu. Ama ona ulaşamazdı. Sevemezdi onu.

“Nasıl bir şey biliyor musun bayım? Bunca imkân içinde imkânsızıydı.”

“Sevmek ne zaman acıya dönmüştü onun için bayım. Söylesenize Ay aynı gökyüzüne doğuyor muydu orada? Ay’a baktığında gelmiyor muydu gözleri aklına hiç?”

Gençleri kıskanır olmuştu ne zamandır kadın. Âşık olmak ne kadar da özgürceydi onlar için. Ama üzülüyordu bir taraftan onlara. Ne kadar şanslı, ne kadar özgür olduklarının farkında bile değildiler. Aşkın tonları vardı hayatta. Hiçbir aşk bir diğerine benzemez aslında. İster iki gönül bir olsun ister karşılık bulamasın aşk. Her hali özgürce yaşandığında tatlıydı. Aşk acısı çekmek bile özgürlüğe bağlıydı. Özgürce sevmek, özgürce acı çekmek. Ah nasılda bihaberdiler. Bir bilselerdi gözyaşı dökmek bile yasaklara dâhil. Kadınının gözünden görebilselerdi özgürce sevmeyi. Ne güzeldi kim bilir aşk için bir taraftan ağlarken bir taraftan çıplak ayaklarla çimlerde dans etmek. Tam da ihtiyacı olan şeydi kadının. Özgürce kollarını iki yana açıp delice dönmek dönmek dönmek. Gözyaşları durana dek dönmek. Bir an için yüzü güldü kadının kendisini öyle hayal ederken. Sonra yıllar geldi aklına. Yasaktı ona sevmek. Hele onu sevmek…

“İnsan mahkûm olmadan nasıl bilebilir ki özgürlüğün kıymetini. Ben ne desem boş bayım. İçine düşmeden karanlığın, aydınlığı arayamaz insan.”

Düşmüştü karanlığın derinlerine kadın. Ama karanlık gecelerde bile Ay’ın varlığını unutmamıştı. Belki imkânsızdı, yasaktı ama aşk onundu. Birden bir aydınlanma yaşadı sanki. Önemli olan âşık olunan değildi. Aşkın kendisiydi önemli olan. Belki o imkânsızdı, ama aşk yüreğinde özgürce sessizce barınabilirdi. Dünyadaki mahkûmiyeti bir yana kalbinin içinde her şey özgürdü.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version