Kimseden Bir Şey Bekleme

Mustafa Yılmaz 54 Görüntüleme Yorum ekle
3 Dak. Okuma

Mutlu mu olmak istiyorsun? Kimseden bir şey bekleme.

Tek beklentin, Allah’tan ve kendinden olsun. Ayaklarının üzerinde durmayı bil, kriz durumlarında kendi gücüne inan. Elinde olanla ilgilen, dahası için çabala ama elinde olmayan sebepler yüzünden kendini yıpratma. Elinden geleni yaptıysan; adım atabileceğin bütün yollar kapandıysa, ya daha güzeli olacağı için ya da hakkında hayırlı olanın gerçekte o olduğu içindir.

Bir yola çıktım, ne güzel hayatımda bir şeyler rayına oturmaya başlıyor derken beklenmedik yerden bir sorun çıktı karşıma. O sorunu aştım. Hayatım yine yoluna girmeye başladı ve ilerleme kaydediyorum derken, başka bir yerden, beklemediğim bambaşka sorunlar daha karşıma dizildi. Ne olduğunu anlamaya çalıştım. Anlam veremediğim şeyler vardı. Negatif olmayı sevmem, isyanı sevmem, bunalımı sevmem. Kendimi bildiğim için pes etmedim ve etmemek için kendime söz verdim. “Neden bu sorunlar hep beni buluyor” demedim. Çok şükür dedim. Beni yaratan beni unutmamış, sınavına almaya devam ediyor. Ahirete günahım kalmasın diye ısrarla beni temizliyor.

Biliyorum ki dünya hayatı geçicidir. Daha dün doğmuş gibiydik, bir baktık büyümüşüz yıllar geçmiş, sonra bir de baktık ölmüşüz. Ölürken bütün hayatımız gözümüzün önünden geçti. O an düşünürken, gözümüzün önünden faydalı olarak geçen ne varsa bilin ki bizi onlar kurtaracak. Sınavdan 100 aldığın aklına gelip ona mı sevineceksin, yoksa susuz ve aç birisine derman olduğuna mı? Maddiyatın mı aklına gelecek, insanlığın mı?

Benim için insan olmanın temeli “sevgi”dir. İnsanı, doğayı, bütün canlıları sevmek. Sevgin ne kadar geniş olursa kalbin o kadar huzurlu olur. Kinini ne kadar yenebilirsen, hayattan o kadar tat alabilirsin. Hakkını savunmak haricinde, her şeyden ne kadar az şikayet edersen, hayatın güzelliklerini o ölçüde fark edebilirsin.

Başımda nice sorunlar, sıkıntılar, bitmek bilmeyen sancılar…

Allah’tan gelene severek kanat açıyorum. O sorun, elimle yaptığım bir şeyden kaynaklanmıyorsa, kendimden eminsem, vicdanım rahat ve alnım açıksa şeref duyuyorum. İnancım gereği; insani kusurlarım haricinde, ahiret hayatına göçtüğümde başımı öne eğdirecek şeyler yapmadığımdan eminsem, çok şükür diyorum iyi ki diyorum. Gönlümün verdiği huzurla gülümsüyorum. Vicdanımın bildiği doğrudan, kalbimin bildiği haktan, insanlığımdan aldığım güçten vazgeçmeyeceğim. Dünya menfaati için değil, doğrulukla ve haktan sapmayarak yaşamaya gayret edeceğim. Benim en büyük zenginliğim, huzurlu vicdanım, açık alnım ve dürüstlüğüm olarak kalacak. Kendimi bu dünyaya satmayacağım. Her canlıyı, her insanı, doğayı ve sevilmeyi hak eden her şeyi gönülden sevmeye gayret edeceğim. Öldüğümde; tonlarca serveti vardı değil, kocaman insanlığı vardı, sığdıramadı bu dünyaya desinler yeter.

Ve hiçbir zaman; desinler diye değil, gerçekten insan olarak kalmak için bundan şaşmayacağım.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version