Öncelikle ülkemizin, vatandaşlarımızın, devletimizin başı sağolsun. Hepimize çok geçmiş olsun. Bu büyük felaketin, travmanın yaralarını sarmamız zaman alacaktır, ama yardımlaşma, dayanışma, empati ve en önemlisi sevgimizle bugünleri de atlatacağız.
Empati, sevgi, dayanışma, yardımlaşma aslında hayatımızda her zaman olan ve olması gereken değerler. Okullarda akademik bilgiden önce çocuklarımıza vermemiz gereken değerler. Bazen akademik bilgiye, akademik başarıya o kadar çok önem veriyoruz, odaklanıyoruz ki çocuk yetiştirmede temel olan bazı değerlere olan önemi maalesef unutuyoruz. Oysa gün gelip de çocuğumuz mesleğini icra etmeye başladığında çocuk yetiştirmede temel olan değerlere de çok ihtiyacımız olacak. Tabii ki akademik bilgi de çok önemli ama herkesin işini düzgün yapması için bu değerler büyük önem taşıyor.
Herkes işini düzgün, dürüst, en ahlaklı şekilde yapmalı. Yıkılan binalar yapılırken bu şekilde davranılmış olsaydı acımız bu kadar ağır olmazdı. Deprem değil maalesef çürük bina, bilinçsiz olmak, bilinçsizce davranmak öldürüyor. Depremi önleyemeyiz, o bir doğal afet ama işini iyi yapan, dürüst, düzgün insanlar yetiştirerek depreme dayanıklı binalar inşa edebiliriz. Bunların olması için okumak, üretmek, öğrenmek ve öğrendiklerini uygulamak da çok önemli. Sadece öğrenmekle kalmamalıyız aynı zamanda uygulamalıyız da.
Çocuklarımız, gelecek için yazdığımız ve geleceğe gönderdiğimiz birer mektuptur. Mektubu yazarken ne kadar özenli, düzgün ve dürüst bir şekilde yazarsak geleceğimizi o kadar güzel, düzgün inşa edebiliriz. Bunun için davranışlarımızla bizler de iyi birer örnek olmalıyız. Geleceğimiz için vicdanlı, çok para kazanmaya odaklı değil çok insan kazanmaya odaklı bireyler yetiştirmeliyiz. Bunun için her yetişkine görev düşüyor. Gün yaptığın işin her zaman en iyisini yapmak için and içme günüdür. Elbirliği ile desteğe, yardıma, dayanışmaya, yaralarımızı sarmaya devam edelim. Birlikten her zaman kuvvet doğar.
