Güne giren bir uyku, fotoğraflarda bebek,
Aklım beni baştan yarat.
Cehennemde ateşkes ilan edilse,
Ertesi gün herkes kendi olabilirdi.
Korkma, lağımlar boyu kıvrılarak yaşadın zaten,
Yakarsa dünyayı aşıklar yakar.
Deredeki su sesi görüşmüş pazartesiyle,
Garibana gün boyu akşam.
Çiçek solarken kendini bulur,
Fadime’nin düğününde neler çekmedik.
Her yağmur bir gök getirir bana,
Gönlümün sisli başkenti Ankara.
Bir kıyıya boyun eğer, dimdik akan sular da,
Korkular girer gecenin koluna, daha onunla hiç sarılmadan.
Verimli göğüsleri uzun uzun kanatan,
Parçalanmış dudak,
Bir öpücükle buharlaşıyor.
Soğumuş odunlar direniyor geceye,
Bir yere varamam böyle eski ev.
Kitap bitti, bir tren kadar yalnızım iç nefesimde.
Şair yalnızlığın içinde midir dışında mı?
Ya da yalnızlık şairin hep cebinde.
Ruhum anılar geçidi uzun ve üzgün, sere serpe,
Dallarımda duramaz iki serçe.
