Aynadaki Eksik Yüz
Ey gönül… Bil ki her ayna seni sana göstermez. Bazı aynalar yalnızca yüzünü değil, ardında sakladığın sessizlikleri de saklar. Camın parıltısı seni kandırır; aslında yansıyan yalnızca bir gölgedir. Senden geriye…
Ölüm
Ölüm, yaşamsal bütün aktivitelerin geri döndürülemez bir biçimde sona ermesidir. Fakat ölüm, kelime tanımının aksine, esasında son değil bir başlangıçtır. Daha başka bir ifadeyle, bu fani dünyadan başka bir yere…
Çıkar Sokak
Hangi gölgenin ardından gidiyorum, bilmiyorum. İçimdeki kasveti kaybettim çoktandır. Gözlerine bakınca yeşerdi tüm dallarım. Yüzünü görünce mi aydınlandı yollarım, bilmiyorum. Emin olduğum tek bir şey var: Geceleri aklımı karıştıran her…
Her Çiçek Her Toprakta Yetişmez
Şimdi Suçlu Kim: Her çiçek her toprakta yetişmez. Peki, o zaman bunun suçlusu toprak mıdır? Yoksa tohumken ekilen, sonra daha ham bir fideyken ve vakti geldiğinde dahi açamayacak olan o…
Spordaki Kirli Zihniyet
Neresinden tutsak elimizde kalıyor... Nereye uzansak aynı eller! Siyasi zihniyet, kötülüğe çalışan, menfaatçi kafa yapıları... Arada, az da olsa iyileri de eriten, yok eden zihniyet! Herkese, her ülkeye, insana aynı…
Dışarıda Yemek ve İçindekiler
Her öğlen olduğu gibi öğle yemeğine çıkıyorlardı. Herkesten önce hazırlanıyordu, zira diğerleri sadece ceketlerini veya çantalarını alıp çıkarken o, sabah evden getirip buzdolabına koyduğu yemekleri hazırlıyor, ısıtılacakları ısıtıyor, hazır olup…
Adres
Dönüp duruyorum aynı sokakta. Elimdeki adres aynı yere çıkıyor. Kaldım orta yerde bir boşlukta. Girdiğim cadde aynı yere çıkıyor. Daldım çıkmaz sokağa bilerek, Yavaşça yürüyorum görür diyerek. Dönüyorum her köşeyi…
Burnumuz Kaf Dağında
Niçin heybetin, haşyetin manasına el koyuşunuz? İçinizde, içinden geldiği gibi yayılan çiçeklere, ağaçlara, kuş cıvıltılarına, su seslerine rağmen azametle korku salışınız. Eninde sonunda yün gibi atılacağınız, kum yığınına dönüşeceğiniz, ufalanıp…
Beden Şehrimin Çürük Sakinleri
Bedenimin şehrinde kimler yoktu ki... Kılıktan kılığa girmiş çaresizlikler, korku altında değişen maskeler, yarım kalmış sözler... Hepsi bir zamanlar sokaklarımda dolaşan, gönlümün er meydanına oturan, yük olmaktan utanmayan misafirlerim idiler.…