Paraizm
Günümüzün en fazla önem verilen kavramlarından biri olan para konusuna değinmek istiyorum. Özellikle "paraizm" dememdeki temel sebep bunun bir ihtiyaçtan çok bir ideoloji olarak benimsenmeye başlaması. Peki bunun böyle olmasındaki…
Bir Alışkanlık Olarak Mükemmellik
Mükemmellik içinde yaşamak sizce nedir? Bir saniye önceki insan siz değilsiniz. Zerreleriniz her zaman yeniden doğuşa hazırlanıyor. Nefesiniz tazelenirken zihniniz, hayatınızdan daha hızlı akıyor. Kelimeler zihninizden de önce uyanıyor ve…
Güle Güle
Biliyordum bir gün gideceğini, Bir mesajla veda edeceğini, Rüzgar haber versin döneceğini, Yolun açık olsun git güle güle. Maziyi hatırla yaz satır satır, İçtiğin kahvede kaldıysa hatır, Yokluğumda resmim beni…
Hayat Kumar Değil
Gittiği her yere de onları götürdükten sonra insan yaralarından nereye kadar kaçabilir ki? Diyelim ki kaçtı, burası dünya azizim yeni yaralar hep var olacak... Yılan ısırdı diye, neden ısırdığını öğrenmek…
Geleceğe mi Yoksa Geçmişe mi Dönüyorduk?
Merhaba dostlarım. Bu ay tüm bir neslin zamanda yolculuk ile ilgili bildiği her şeyi öğrendiği Geleceğe Dönüş serisinin günümüzde kuşa dönen teorileri hakkında konuşalım istiyorum. Özellikle 80 kuşağı bu konuda…
Güçlü Olmak Neydi?
Ne kadar da güçlüyüm, dedi kadın. Gözleriyle ışık saçıyordu. Başı dik, ayakları yere gümbür gümbür sapasağlam basıyordu. Sözünün üstüne söz söylemek kimin haddine. Bir bakışıyla, iki çift lafıyla pişman ederdi.…
Bir Çocuk Ağlardı İçimde Anne
Sözde bir nevhabar mevsimiydi. Tabiat uyanıyor. Bizim memlekete yazlar geç gelir. Palandöken'in tepesinde hala kar vardı. Ruhumsa bölük pörçük. U yaşında bir çocuk suskunlaştı Anne! Sık sık Ankara'ya gidiyordun, yorgun…
Kuşların Yolu
Kanat sesleri duyuluyor beklemekten yılgın penceremde... Bir kuş uçuşu mesafesindeyken bana tüm insanlık, kalbime en yakın acılardan söz etmem artık. Beklemekten yorgun düşmüş pencere önündeki çiçekler anlar derdimden. Gelir mi…
Çocukluğun Memleketine Veda
Kursağına zorla sığdırdığı o bir lokma takılıp kalmıştı. Koca bir yumruk bütün gücüyle bağrına çökmüştü de nefesini almasını bile bir eziyete dönüştürüyordu. Elinde helva tabağı külçe gibi ağırlaşmış, bileği kopacakmış…