Kerbela ve Filistin/Gazze
Bu ayki yazımı Kerbela ve Gazze arasında bir bağ ilişkisi kurarak ve bunu da siz değerli okuyucularıma aktarmak istedim. İslam tarihinde bitmeyen ve kıyamete kadar sürecek bir acı vardır. Bu…
Sancı
Kör bir lamba gecenin ortasında, Yanıp sönen ışıklar hep bağrımda... Kalbimde dipsiz bir yalnızlık ağrısıyla, Bakışlarım kilitlenir boş duvarlara... Dünyanın hengamesi içimde, Aşılmaz duvarlar ömrümde... Nefret ettim tüm insanlardan, Bana…
Değişim
Her şey değişiyor hayatta: okulumdaki öğretmen, yakınımdaki annem ve uzağımdaki arkadaşlarım; işimiz, evimiz, arabamız, sevdiğimiz ve sevmediğimiz şeyler. Ya biz? “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” denilmemiş miydi? Az önce derste…
“Hayır” Diyemediğin İçin Suistimal Edildiğini Hissediyor musun?
Sınırlarımızı koruyamadığımızda, çoğu zaman kendimizi “evet” demek zorunda hissediyoruz. Sırf biri kırılmasın diye, ilişkimiz bozulmasın diye, yalnız kalmayalım diye… Ama sonunda ne oluyor? Kendi iç sesimizi susturup başkalarının isteklerini önceliklendirdiğimizde,…
Gri
Griyi severiz, değil mi? Kıyafetlerde, ev dekorasyonunda, hatta yağmurun usulca yağdığı bir günde gri gökyüzünü izlemek bile bize tuhaf bir huzur verir. Sakin, dingin, sade bir renk… Bazen bir spor…
Doğum Günü
Anılar saklamış yüreğine, Kilitli bir sandığın içine. Hissettiği tüm duyguların Anahtarını atmış denize. Nasıl hisseder, nasıl? Kalbin her atışında Gözyaşları parıldar yüzünde. Ağlayacak hiçbir şey yok belki de. Neden hissediyor…
Veda Etmek
Veda etmek, kadınlar için çok aşamalı bir süreçtir. İlk veda ettiğin şey, onunla birlikte kurduğun hayaller olur. Sonra yanında olmamasına alışır, varlığına veda edersin. Öyle bir anda değil; yavaş yavaş,…
Ruhun mu Aç, Bedenin mi?
İnsan, varoluşundan bu yana hayatta kalmak için yaşar. Yani yaşamın ilk ve en temel güdüsü, var olmaya devam edebilmektir. Beslenme ise bu içgüdünün temel taşıdır. Ne var ki bugün geldiğimiz…
Benim İçin Ruhsal Temizlik Ne Demek?
Bedenimizi temiz tutmak için her gün suyla buluşuyoruz, değil mi? Duş alıyoruz, yüzümüzü yıkıyoruz, kıyafetlerimizi değiştiriyoruz. Çünkü dış kir göze görünür; fark ederiz. Peki ya içimizde birikenler? Kalbimizin kuytularında unutulmuş…


























