Düşüncelerimizden ibaretiz diye bir kanı var. Böyle mi gerçekten?
Herkesin kendini tanımladığı farklı bakış açıları olabiliyor. Genel olarak insan tanımı da kişilerin zihin dünyasında değişik algoritmalarla hizalanabilir. Peki ama gerçek tam olarak nedir? İşte tam burada cevap sorunun içinde diyebiliriz.
Her insan farklı kombinasyonlarla varoluş sürecinde ilerlerken yine her insanın düşünce ve fikirleri de kendi konumundan ve ikliminden doğarak farklı açıklama ve yorumlar doğurması olasıdır. Başka bir deyişle, “Her insan bir alem” ise sorunun cevabı alemler kadar çok ve çeşitlidir.
Tanımların ve yorumların farklılığı insana göre değişebiliyorsa insan da düşüncelerine göre değişebiliyor diyebilir miyiz?
Ziya Paşa diyor ki: “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz/Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.”
Yani bir kişiyi belirleyen söyleminden çok eylemidir mealindeki bu beyit bir hakikate dikkat çekiyor. İnsanı belli eden davranışıdır. Evet, lakin o davranışı belirleyen şartlar ve sebepleri anlamak için geri gitmek gerekiyor. Önce düşünce oluşur, o düşünce olumlu ya da olumsuz bir duyguyla beslenir, bu duygu da kişiyi harekete geçiren bir tetikleme yapar ve eylem oluşur. Demek ki davranışlarımız ilkin bir düşünceden doğuyor. Öyleyse en baştaki tez doğrulanmış oluyor diyebiliriz.
Düşüncelerimizden ibaret isek, değişim ve gelişim olmasını istediğimiz konularda ilk bakılacak ve müdahale edilecek yer düşüncelerimizdir. Düşüncelerimiz ne yönde ilerliyor? Onları bugüne kadar ne ile nereden ve nasıl besleyip geliştirdik? Bu kaynaklar faydalı mı zararlı mıydı? Faydalı olanları çoğaltıp zararlı olanları ayıklayabilir miyiz? Hayat yolunda ilerlememize ne derece katkı olabiliyorlar? İstediğim yönde ilerleyebilmek için değişmesi gereken ne? Bu sorular ihtiyaca göre daha da çoğaltılabilir.
Açıkça görüyoruz ki mesele ne olursa olsun insanın kendinde başlayıp kendinde bitiyor. Öyleyse onunla bununla uğraşmak niye? Falancanın dedikleriyle filancanın yaptıkları hayatımızda belirleyici değil, olsa olsa yol gösterici, bakış açısını değiştirici velhasıl örnek ve ibret alınması gereken uyarı levhaları olabilir.
Konu, mesele, sorun, amaç, hedef her ne olursa olsun kendimize dönelim dostlar. Düşüncemize dönelim, yargılamadan , suçlamadan nezaketli bir gözlemle düşüncemize bakıp zihnimizi ona göre yeniden dizayn edip düzenlemek mümkün. Ve bunun onlarca yolu ve yöntemi var yeter ki niyet edelim, adım atalım. En büyük yatırım kendimize yaptığımız yatırımdır. Kaynak da biziz eser de…
Şimdi var mısınız bizi geri bırakan, enerjimizi tüketen, en önemlisi zamanımızı çalan dış etkenlerden sıyrılıp kendi cevherimizi bulup onu parlatmaya?
Hatırlayın! Her insan bir sanat eseridir ve her insan bu parıltıya değerdir.
Vesselam…
