İş sözleşmesi, bir tarafın (çalışanın) ücret karşılığında diğer tarafa (işveren) tabi olacak şekilde çalışmayı taahhüt ettiği bir sözleşmedir. Çalışan veya işveren tarafından yazılı ya da sözlü olarak iş ilişiğinin bitirilmesi halinde ve diğer tarafa beyan edilmesi durumunda iş akdi feshi gerçekleşmiş olur.
İş akdinin feshi işlemleri:
- İşçinin Uyarılması (İhtar)
Yetersizlik veya davranışlara dayanan fesihlerde işçinin önce uyarılması (ihtar) gerektiği kabul edilir. Nitekim Yargıtay da süreli veya haklı nedenle fesih hakkını kullanmadan işverenin kural olarak işçiye ihtarda bulunması gerektiğini hükme bağlamaktadır. Bununla beraber işveren işçinin ancak değişebilir nitelikteki yetersizlikleri söz konusu ise uyarıda bulunmak zorundadır. İspat kolaylığının sağlanması açısından yazılı yapılmasında yarar vardır. Durumun değişmediği takdirde sözleşmenin sona ereceği açıkça belirtilmelidir. - Feshin Yapılma Süresi
Haklı nedenle fesih hakkının kullanılması konusunda İK 26/1’de öngörülmüş olan (altı işgünü) hak düşümü süresi geçerli fesihler için getirilmemiştir. Süreli fesihlerde, fesih bildiriminin geçerli fesih nedeninin ortaya çıkmasından itibaren dürüstlük kurallarına uygun makul bir süre içinde yapılması uygun olacaktır. - Fesih Bildiriminin Yazılı Yapılması
İş Kanunun 19/1. maddesi gereği “işveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak zorundadır.” Yargıtay yazılı bildirimin iş akdinin feshi anında yapılması gerektiğini kararlaştırmıştır. Fesih bildiriminin yazılı şekilde yapılması geçerlilik koşuludur. Bu geçerlilik koşulu iş güvencesinin kapsamına giren iş ilişkileri bakımından söz konusudur. - Fesih Nedeninin Açık ve Keskin Bir Şekilde Belirtilmesi
İş Kanunun 19/1. fıkrasına göre “İşveren fesih nedenini açık ve kesin şekilde belirtmek zorundadır.” İşveren işçiye bildirdiği fesih nedeni ile bağlıdır ve bunu sonradan değiştiremez. Fesih nedeninin açık ve keskin bir şekilde belirtilmesi de bir geçerlilik koşulu olarak kabul edilmektedir. - İşçinin Savunmasının Alınması
İş Kanunun 19/2. fıkrası uyarınca “Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.” Ancak işverenin 25. maddenin 2. fıkrasında işçinin savunmasının alınması zorunluluğu feshinin işçinin davranışına ve verimine dayandırılması halinde getirilmiş, işletme veya işin gereklerine dayandırıldığında böyle bir yükümlülük öngörülmemiştir. Fesih bildirimiyle birlikte veya fesihten sonra savunma istenmesi feshi geçersiz kılar. Keza ihbar süreleri içinde savunma alınması da feshin geçersiz olması sonucunu doğurur. İşçinin savunmasının alınmaması, salt bu nedenle süreli feshin geçersizliği sonucunu doğurur.