Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikası'nı ve Kullanım Şartları'nı kabul etmiş olursunuz.
Kabul et
HayrendişHayrendişHayrendiş
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
      • Öyküler
      • Şiirler
      • Hatıralar
      • Mesajlar
      • Sözler
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
      • Tarihi Mekanlar
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
    • Hatıralar
    • Masallar
    • Mesajlar
    • Öyküler
    • Şiirler
    • Sözler
    • Tarihi Mekanlar
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Arama
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Okunuyor: Bağlanma Stilleri
Paylaş
Bildirimler Daha fazla göster
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
HayrendişHayrendiş
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Arama
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Hayrendiş > Psikoloji > Bağlanma Stilleri
Psikoloji

Bağlanma Stilleri

Ceren Çil
Yayınlanma 25 Ekim 2025
20 Görüntüleme
Yorum yapılmamış
Paylaş
6 Dak. Okuma
Paylaş

Bağlanma stilleri kuramı ilk olarak 1950’lerde John Bowlby tarafından ortaya atılmıştır. Bowlyb’nin bağlanma stilleri kuramı, Mary Ainsworth tarafından geliştirilmiştir. Bağlanma stilleri kuramlarına, günümüz insan ilişkilerinde sıkça rastlanır. Oldukça popüler olan Bowlyb’nin bağlanma kuramı, bebeklik döneminde bebeğin birincil bakım vereni ile olan ilişkisini temel alır. Bağlanma, bebeğin birincil bakım verenleri ile olan ilişkisi ile oluşmaya başlar. Birincil bakım verenler, genellikle anne ya da babadır. Bebekler, kendilerinde kaygı uyandıran veya kendileri için tehdit oluşturan unsurlar ile karşılaştıklarında, ilk olarak birincil bakım verenlerinin ilgisine ve desteğine ihtiyaç duyarlar. Bu kurama göre, bebeklerin birincil bakım verenleri tarafından güvenlik ve sevgi ihtiyaçlarını karşılayıp karşılayamadıkları durumu, bireyin yetişkinlik dönemindeki ilişki kurma şeklini etkiler.

Bowlyb’nin bağlanma stilleri kuramına göre dört temel bağlanma stili vardır;

Bunlardan ilki birincil bakım verenlerinden gerekli ilgi ve bakımı alabilen bebekler içindir. Temel güvenlik ve sevgi ihtiyaçlarından mahrum bırakılmayan bebekler, yetişkinlik yaşantılarındaki ilişkilerinde güvenli bağlanma geliştirirler.

Güvenli Bağlanma: Güvenli bağlanma stiline sahip kişiler, empatik ve hoşgörüye dayalı ilişkiler kurabilirler. Kendi öz değerinin farkındalığında olan güvenli bağlanma tipine sahip birey, ikili ilişkilerinde partnerlerinin tepkilerine veya onayına göre şekil almazlar. Kendi duygu ve düşüncelerine önem verirler. Güvenli bağlanma stiline sahip kişilerin en tipik özelliği, ilişkilerinde bir denge olmasıdır. Partnerlerine güven verirler ve aynı zamanda güven duymak isterler. Gerektiğinde çekinmeden açık bir dille ihtiyaçlarını ve duygularını belli edebilirler, kurdukları ilişkinin devamlılığını ve dengesini sürdürebilmek için cesaretli davranırlar. Partnerlerinin duygusal ihtiyaçlarını anlamaya yönelik empatik duyguları gelişmiştir ve ilişkileri içerisindeki tartışmalarda, genel anlamda yapıcı bir tavır sergiler. Güvenli bağlanmaya sahip birey, bebeklik döneminde gerekli olan temel sevgi ve ilgi ihtiyacını karşılayabildiği için, yetişkinlikte de duygusal yakınlık kurmaktan çekinmez ve duygularını oldukça rahat bir tavırda, partnerlerine belli ederler. Onlar için romantik ilişkilerinde, açık bir iletişim kurmak, duygu ve düşüncelerini partnerine karşı dürüstçe dile getirmek, oldukça önemlidir. Bu durumdan dolayı, utanç duymazlar ya da kaygı hissetmezler, aksine ilişkideki alma ve verme dengesinin eşit olduğuna inanırlar.

Birincil bakım verenlerinden, temel bakım ve güvenlik ihtiyacını karşılayamayan bebekler yetişkinlik dönemlerinde, kaygılı bağlanma stilini geliştirirler.

Kaygılı Bağlanma: Kaygılı bağlanma stiline sahip kişilerin en büyük korkusu terk edilmedir. Kaygılı bağlanmaya sahip bireyler, kendi öz değerlerinin farkındalığına sahip değildir ve sürekli olarak partnerlerinden veya yakın ilişki kurduğu kişiler tarafından onaylanma ve yakınlık kurma ihtiyacı hisseder. Kaygılı bağlanmaya sahip kişiler, kendilerine değer ve sevgi veren partnerler ile romantik bir ilişki içerisinde olsalar dahi, sürekli olarak zihinlerinde ilişkileri ile alakalı olumsuz senaryolar kurarlar. Partnerleri ile olan küçük bir mesafe bile, kaygılı bağlanan bireyler için bir tehdit unsurudur. Kaygılı bağlanan birey, sürekli olarak partnerlerine mesaj atarak sevgilerini veya ilgilerini test etmeye çalışır. Çünkü içlerinde bir yerde, reddedilmeye ve terk edilmeye karşı büyük bir korku saklıdır. Kaygılı bağlanan birey, partneri uzakta olduğunda, kendisini endişeli ve kıskanç hissetmeye meyillidir. Aradaki mesafe bir tehdit olarak algılanırsa kaygılı bağlanan bireyde öfke ve panik atak krizleri gözlemlenir.

Bowlyb’e göre diğer bağlanma stili ise, Kaçıngan Bağlanmadır.

Kaçıngan Bağlanma: Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan kişiler, romantik ilişkilerinde oldukça çekingen davranır. Partnerleri ile yakınlık kurmak ve temasa geçmek onlar için tehdit edicidir. Kaçıngan bağlanan birey, içten içe sevgi ve ilgi istese dahi, birine karşı bağlılık oluşturmak, onun için korkutucudur. Çoğu zaman, duygusal yakınlık kurmaktan çekinen ve kendi kendilerine yettikleri düşüncesini, savunma mekanizması olarak geliştiren bireylerden oluşur. Kaçıngan bağlanan birey, yakın çevresi ile kurduğu ilişkilerine mesafe koyar ya da sınır çizer. En büyük korkuları, birine karşı bağımlı görünmektir. Dışardan oldukça güçlü gözükebilirler, fakat çoğu duygusal yoksunluk şeması ile başa çıkamamaktadır. Partnerleri ile fazla duygusal paylaşım yapmaktan çekinirler, bu sebeple de çok sık partner değiştirebilirler. Bağımsızlık vurgusu yani kimseye ihtiyacım yok savunması onlar için oldukça önemlidir. Bağımsızlık isteğinin getirdiği, kaçıngan davranışlar, kendilerince güç simgeleridir. Kaçıngan bağlanan birey, yakın ilişkilerinde ortaya çıkan sorunlarla baş etmek zorunda hissetmez. Genelde en ufak bir sorun çıktığında ortadan yok olma veya görmezden gelme eğilimine sahiptirler. Bu gibi durumlar, yetişkinlik dönemlerinde sağlıklı ve uzun süreli ilişkiler geliştirememelerine neden olur.

Son bağlanma stili, Dağınık Korkulu Bağlanmadır. Bu bağlanma stili genellikle, birincil bakım verenleri tarafından, temel bakım ve güvenlik ihtiyaçları karşılanmayan bireyler için geçerlidir. Dağınık-korkulu bağlanma stili çocukluk döneminde yaşanan, istismar, ihmal ve travmalar ile oluşur.

Dağınık Korkulu Bağlanma: Bu bağlanma stili iki uçludur, birey bir yandan yakın ilişkiler geliştirmek isterken, diğer yandan kırılmaktan o kadar korkar ki bir anda geri çekilebilir. Dağınık ve korkulu bağlanan kişiler için, yakın ilişki içinde bulunmak huzursuz edici ve tedirginlik verici olabilir. Korkulu bağlanan birey aynı anda hem yakınlık kurmak ister hem de kaygı hisseder. Bu da romantik ilişkilerinde, duygusal bir gelgit yaşatır. Dağınık ve korkulu bağlanan birey, partnerine karşı duygularını açmakta ve güvenmekte zorluk çeker. Bu tarz bireylerin, öz değerleri oldukça düşüktür. Çoğu kendisini, sevgiye ve ilgiye layık bulmaz. Partnerlerine karşı aynı anda hem aşk hem de nefret duygusunu hissedebilirler. Bu durumun en büyük nedeni, çocukluk çağı travmaları ve birincil bakım verenleri tarafından göz ardı edilmeleridir.

Değişim yavaş olur ama mümkündür. Güvenli bağlanmayı sonradan öğrenebilir, kendinizle ve başkalarıyla daha sağlıklı ilişkiler kurabilirsiniz. Küçük bir adım atın: duygularınızı bastırmak yerine gözlemleyin, yargılamak yerine merak edin. Çünkü her farkındalık, içsel iyileşmenin başlangıcıdır. Unutmayın, bağ kurma kapasitemiz bozulmamıştır sadece yaralanmıştır. Ve her yara, ilgiyle, anlayışla ve sevgiyle iyileşebilir.

Bu Yazar/Şaire Ait (Ceren Çil) Son 5 İçerik:

Sosyal Fobi Nedir?

Bilinçaltı Nasıl Çalışır?

Psikolojide Katarsis Etkisi

Alışkanlıkların Psikolojisi

Sosyal Medya Ruh Sağlığımızı Nasıl Etkiliyor?

ETİKETLER:bağlanma stilleriCeren ÇilCeren Çil yazıları
Bu İçeriği Paylaş
Facebook Whatsapp Whatsapp Bağlantıyı kopyala Yazdır
Tepki Ver
Hayran0
Mutlu0
Üzgün0
Uykulu0
Sinirli0
Şaşkın0
Göz Kırp0
YazanCeren Çil
Bağlantılar:
Psikolog
Önceki İçerik Ömrün Yolculuğu
Sonraki İçerik Avrupa’da Türk Resitali
Yorum yapılmamış Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sosyal Medya

FacebookBeğen
XTakip Et
InstagramTakip Et
YoutubeAbone Ol

Yeni İçerikler

Boşanma Davalarında Hukuka Aykırı Delil Kavramı
Gonca Gökçe Mutlu
Hukuk
26 Ekim 2025
36 Görüntüleme
Hazana İnat
Mücahide Kaçar
Şiirler
26 Ekim 2025
33 Görüntüleme
Kendi Işığında Parlamak
Birgül Karagöz
Kişisel Gelişim Motivasyon
26 Ekim 2025
22 Görüntüleme
Kitapların Fısıldadığı Sır
Yasemin Köse
Edebiyat Kişisel Gelişim
26 Ekim 2025
23 Görüntüleme
Avrupa’da Türk Resitali
Semih Erbey
Spor
26 Ekim 2025
18 Görüntüleme

En Çok Yorumlananlar

Minimalizm
Yaşam
Pilav
Hatıralar Öyküler
26 yorum
Aynanın Söylediği
Öyküler
26 yorum
Yorgunuz
Güncel
26 yorum
Her Şey Kendini Tanımakla Başlar
Öyküler
25 yorum

Bunları da beğenebilirsin

PsikolojiSağlık

Madde Kullanım Yaygınlığı

28 Şubat 2022
Psikoloji

Çiftlerde Ortak Yaşam İlişkisi – 1

7 Haziran 2023
PsikolojiSağlık

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB)

29 Mart 2022
Psikoloji

Sosyal Medyada Kaybolan Benlik: Dijital Dünyanın Gizli Yüzü

5 Eylül 2024
//

Hayatın Lezzeti “Hayrendiş” Olmakta!

Kurumsal

  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim

Hızlı Menü

  • Tüm Gönderiler
  • Bugün Eklenenler
  • Okuma Listem
  • İlgi Alanları
HayrendişHayrendiş
Bizi takip edin
© 2025 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web Tasarım
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Tekrar Hoş Geldiniz!

Hesabınıza giriş yapın

Username or Email Address
Password

Şifreni mi unuttun?