Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikası'nı ve Kullanım Şartları'nı kabul etmiş olursunuz.
Kabul et
HayrendişHayrendişHayrendiş
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
      • Öyküler
      • Şiirler
      • Hatıralar
      • Mesajlar
      • Sözler
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
      • Tarihi Mekanlar
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Arama
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Okunuyor: Sayısalcılar, Sözelciler ve Cennetin Atları
Paylaş
Bildirimler Daha fazla göster
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
HayrendişHayrendiş
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Arama
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Hayrendiş > Bilim & Kurgu > Sayısalcılar, Sözelciler ve Cennetin Atları
Bilim & Kurgu

Sayısalcılar, Sözelciler ve Cennetin Atları

Murat Tepeler
Murat Tepeler
Yayınlanma 14 Mart 2022
629 Görüntüleme
1 Yorum
Paylaş
5 Dak. Okuma
Paylaş

Şimdi başlığı okuduğunuza bugünkü yazımın konusunun üniversite giriş sınavında sorulan bir Din dersi sorusu olduğunu düşünmüş olabilirsiniz. Ama baştan belirtmeliyim konumuz elbette ki yine bilim kurgu edebiyatı üzerinedir.

Bu satırları yazarken büyük bir pişmanlığımı da dile getirmek istiyorum aslında… Başlıkta geçen “Cennetin Atları” en az ayda bir yaptığım sahaf gezintilerim sırasın da tesadüfen bulduğum ve maalesef geçen yıl kaybettiğimiz hem şehrim Orhan Seyfi Şirin beyin basılan ilk Türk Bilim Kurgu romanının adıdır. (Bu arada bilmeyenler için Eskişehirli olduğumu da belirtmek isterim…)

Yapmış olduğum bu keşif beni çok mutlu etti ama bir yandan da bazı acı verici gerçeklerle yüzleşmeme neden oldu. Mutlu oldum çünkü ülkemizde neredeyse 25 yıl önce yazdıkları ile bilim kurgu edebiyatı için ter döken onlarca güzel insandan biri olan Orhan Seyfi Şirin beyi öğrenmiştim. Ve ne yazık ki iyi bir bilim kurgu meraklısı olmama rağmen bu emektarı, ancak 25 yıl sonra ve tesadüfen öğrendiğim içinde çok üzüldüm.

Biraz evvel yazdığım yüzleşmemde tam bu noktada gerçekleşti. Türk bilim kurgu edebiyatının geldiği son noktayı göz önüne aldığımızda bunca yazılı esere rağmen hala özellikle edebiyat dünyası içinde yeteri kadar saygı görmediğini üzülerek belirtmek istiyorum.

Evet bilim kurgu diğer edebi konular ele alındığında hala çok yeni bir tür. Özellikle genel okuyucu kitlesinin klasik edebiyata olan düşkünlüğü ister istemez bilim kurgu edebiyatının bu türlerle kıyaslanması sonucunu ortaya çıkarmakta. Genel olarak klasik edebiyat okuyucuları alıştıkları yazım tarzı ve anlatım düzenine sıkı sıkıya bağlı kalma zorunluluğu hissediyor gibiler. Bu yaklaşım tarzına elbette ki çok büyük bir saygı duyuyorum. Peki bu bağlılık nereden geliyor? Neden bu okuyucular yeni oluşumlara soğuk duruyor?

Temelleri 19. yüzyıl ortalarında atılmaya başlanan ve ancak 70’li yıllarda tüm Dünyaca klasikleşebilen eserlerin üretildiği bu edebiyat türüne yeteri kadar şans tanınmamasının sebebinin ülkedeki okur sayısının azlığı ile açıklamak çok basit bir yol. Ama bence bunun altında yatan esas sebep çok daha farklı…

Bilim kurgu yapısı gereği şimdilerin üniversite giriş aşamasında ağızlarından düşürmediği o meşhur ayrımlardan ne “SAYISAL” ne de “SÖZEL” bir içeriğe sahip değildir.

Özellikle ülkemizde genel olarak edebiyat ile ilgilenen insanların büyük bir çoğunluğu yine tabirimi hoş görün “SÖZELCİ” diye ayrılan ve bu yafta ile konusu ile ilgili okullarda eğitim gören insanlardan oluşmaktadır. Yine belirtmek istiyorum bu sadece benim fikrim.

Daha ilk okuldan itibaren gençleri “SAYISALCI” ya da “SÖZELCİ” diyerek yaftalayan bir eğitim sistemimiz var. Bunun sonucu olarak gençler aslında tamamen yanlış olmasına rağmen bir taraftaki yeteneklerini geliştirmek için uğraşırken diğer kısmında var olan diğer özelliklerini tamamen göz ardı ederek yok olmasına sebep oluyorlar. Şu an üniversiteye hazırlanmakta olan bir çocuğa ya da yakına sahip olanlarınız ne demek istediğimi daha iyi anlayacaklardır.

Yıllardır uygulanan bu sistemin bir sonucu olarak sözelci olduğunu düşünen gençlerin, üzülerek söylüyorum; artık dört işlemi bile yapamaz hale geldiği, sayısalcı olduğunu düşünenlerin ise yazmak, okumak ya da herhangi bir sanatsal faaliyet içine girmekten uzaklaştıklarını gözlemliyorum.

Aslında hiç kimsenin aklına bile gelmeyen bir sınıf daha var. Ben onlara “ANALİSTLER” diyorum. İşte bu tip insanlar iyi birer bilim kurgu okuyucusu oluyorlar. Analistler, klasik edebiyat okuyanların aksine kelimeler ya da dil bilgisi kurallarının doğruluğundan çok anlatılmak istenen hikayelerin kurgusuna ve inandırıcılığına odaklanmaktalar. İşi eğlenceli yapanda bu değil mi zaten?

Okullarımızın ve eğitmenlerimizin sadece iki kısım üzerine ısrar etmeleri yüzünden bu bahsettiğim tip bireyler, yaşamları boyunca sadece gerek aile gerekse kendi gayret ve imkanları ile gelişim göstermekteler ve bu yüzden de ülke geneline bakınca maalesef sayıca çok azlar.

Kitap okumak ya da yazmak sadece bir kesimin yeteneği değildir. Kişisel gelişimi sonucu kendiliğinden oluşan bir süreçtir. Her edebi eser kendi türü içinde incelenmelidir. Tek bir kalıba tabi tutmak sadece gelişimi engeller.

Size en başta bahsettiğim Orhan Seyfi Şirin gibi üstatların kaldırdığı bayrağı şimdi bizler taşımaya gayret ediyoruz. Ancak toplumda yaratılan bu saçma sapan sınıflandırmaya acilen bir son verilmezse bizlerin büyük emeklerle ürettiği eserlerde bilim kurgu tarihinin tozlu raflarında yerlerini alacak ve belki bir gün tesadüfen birinin eline geçtiğinde onun da benim gibi yaşadığı dünyayı sorgulamasına neden olacaktır.

Son bir soru: Siz hangi sınıfa aitsiniz? 🙂

Bu Yazarın (Murat Tepeler) Diğer İçerikleri:

Psikopatım

Kurgu ve Fabrika Ayarları Bağlamı

Yeniden Şahlanan At

İnsanoğlunun Kullandığı En Eski Silah

Türk Senaristlerin Bilim Kurgu ile İmtihanı

ETİKETLER:bilim kurguncennetin atlarımakaleMurat Tepelerönerilenlersayısalcılarsözelcileryazı
Bu İçeriği Paylaş
Facebook Whatsapp Whatsapp Bağlantıyı kopyala Yazdır
Tepki Ver
Hayran0
Mutlu0
Üzgün0
Uykulu0
Sinirli0
Şaşkın0
Göz Kırp0
Avatar photo
YazanMurat Tepeler
Bağlantılar:
Yazar
Önceki İçerik Ruhun Şifası
Sonraki İçerik Diken Eken Gül Biçer mi?
1 Yorum 1 Yorum
  • Uğur UKUT dedi ki:
    15 Mart 2022, 00:22

    Murat Tepeler kardeşim. Yazın gerçekten güzel. Tespitlerinin doğruluğundan da şüphen olmasın. Eklemek istediğim ise günümüz eğitim sisteminde sayisalci ya da sozelci ayirmaksizin onları araştırma ve irdelemeye yöneltecek bir düzenlemenin olmaması. Tamamen ezbere dayalı bugün bil yarın hatirlamasanda olur mantigidir. Kitap okumanın önemi tam olarak burada devreye giriyor. Emeklerin için teşekkür ediyorum.

    Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sosyal Medya

FacebookBeğen
XTakip Et
InstagramTakip Et
YoutubeAbone Ol

Yeni İçerikler

Reyting Uğruna
Nevbahar Baydar Avşar
Güncel
14 Haziran 2025
19 Görüntüleme
Psikopatım
Murat Tepeler
Psikoloji
14 Haziran 2025
20 Görüntüleme
Yaprak Dökme Zamanı
Filiz Akkaya
Kişisel Gelişim
14 Haziran 2025
35 Görüntüleme
Masal Bu Ya
Nazan Biçer
Sevgi & Aşk
14 Haziran 2025
34 Görüntüleme
Sen Eksilme Yanımdan
Ali Rıza Acun
Şiirler
13 Haziran 2025
42 Görüntüleme

En Çok Yorumlananlar

Minimalizm
Yaşam
Pilav
Hatıralar Öyküler
26 yorum
Aynanın Söylediği
Öyküler
26 yorum
Yorgunuz
Güncel
26 yorum
Her Şey Kendini Tanımakla Başlar
Öyküler
25 yorum

Bunları da beğenebilirsin

Bilim & Kurgu

Saraydan Kız Kaçıran Yapay Zeka

14 Mart 2024
Şiirler

Hüzünlü Ayaklar

22 Mart 2025
Sağlık

Bağırsak Mikrobiyotası

24 Ağustos 2022
AileÇocuk

Çocuk Gelinler

14 Mart 2024
//

Hayatın Lezzeti “Hayrendiş” Olmakta!

Kurumsal

  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim

Hızlı Menü

  • Tüm Gönderiler
  • Bugün Eklenenler
  • Okuma Listem
  • İlgi Alanları
HayrendişHayrendiş
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Tekrar Hoş Geldiniz!

Hesabınıza giriş yapın

Username or Email Address
Password

Şifreni mi unuttun?