Daha Kaç Takvim Yaprağı Bitecek?

İlk andan itibaren başladı takvim yapraklarını dökmeye… Günler ayları, aylar yılları kovaladı… Böylece seneler geldi geçti…

Her bir sene diğer senelerden farklı geçer. Her bir sene geçen senelerden daha güzel olsun diye dilek diler; Her geçen senenin hüznünü, üzüntüsünü unutup, yeni gelen seneden bir daha yaşanmasın diye temenni ederiz. Geçen seneleri mazide bırakıp, yeni gelen seneye hoş geldin deriz.

Yılın son gününde gözümüzün önünde neler yaşandığını, neler hissettiğimizi, nasıl bir duygu şekline girdiğimizi, üzüntümüzü, sevincimizi, hayallerimizi vesaire… Bir film şeridi gibi geçirir dururuz… Ne kadar çok acı yaşanmış, ne kadar çok üzülmüşümüz, ne çok düşüncelere dalıp gitmişiz…

Yeni gelen seneye, yeni gelen zamana sesleniriz hep beraber;

Merhaba yeni sene.

Hoş geldin ve bize mutluluk verdin.

Her geçen sene durmadan, yılmadan senin geleceğin vakit senden güzel temenniler isteriz. Bu sene bizim yılımız olsun. Bu sene mutluluğumuz kursağımızda kalmasın. Bu sene sevgiyi derinden yüreğimizde hissettir. Bu sene hayallerimiz gerçek olsun. Bu sene beklediğimize değdi, bu sene bize sevinç katarak gel. Bizim senemiz olsun senin senen diye dilekler dileriz…

Koca bir takvimi daha devirdik. Takvim yapraklarını birer birer koparttık. Biten seneye acısıyla, tatlısıyla elveda dedik.

Yeni bir takvim daha başladı. Yeni bir umut daha yeşerdi. Yeni bir başlangıç ve hayallerin gerçekleşmesi temennisiyle yeni bir sene daha geldi.

Hoş geldin yeni bir yıl; Sevgiyle, barışla, huzurla, güzelliklerle dolu geçsin.

Herkese iyi yıllar…