Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikası'nı ve Kullanım Şartları'nı kabul etmiş olursunuz.
Kabul et
HayrendişHayrendişHayrendiş
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
      • Öyküler
      • Şiirler
      • Hatıralar
      • Mesajlar
      • Sözler
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
      • Tarihi Mekanlar
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Arama
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Okunuyor: Koşalım
Paylaş
Bildirimler Daha fazla göster
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
HayrendişHayrendiş
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Arama
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Hayrendiş > Edebiyat > Öyküler > Koşalım
Öyküler

Koşalım

Dilek Erdem
Dilek Erdem
Yayınlanma 19 Aralık 2022
599 Görüntüleme
Yorum yapılmamış
Paylaş
7 Dak. Okuma
Paylaş

“Rümeysa için…”

Bukleli saçlarını savura savura koşuyordu.

Üst mahalleden yokuş aşağı bir solukta inmişti. Köşeyi dönerken hızını alamayınca genişçe bir manevra yapmak zorunda kalmış, freni tutmayan araba gibi savrulmuş, karşı kaldırımdaki kasabın kedisine çarpmaktan son anda kurtulmuştu. Aslında kurtulan o değil zavallı kedicikti, çünkü korkudan tüyleri diken diken olmuş, hırlayarak zıplamıştı.

Kedinin can havliyle sıçraması da onun hızını kesemedi. İşi çok acildi. Mutlaka bir an evvel hedefine ulaşmalıydı. Cadde boyu koşmayı sürdürdü. Fırını geçti, nalburu geçti manavın önünden geçerken…

Ne olmuştu yani eteği mandalina kasasına takılıp devrildiyse, bütün mandalinalar sokağa saçıldıysa. Arkasından söylenecek ne vardı. Bu manav amca da bir tuhaftı. Babasına söylemeliydi, artık bu manavdan bir şey almasındı.

Bakkalın önünden geçerken kımıl kımıl jelibonlar, janjanlı cipler ona göz kırpmıştı ama duramazdı. Balıkçıya da taze balık gelmişti. Canlı mı canlı. Kocaman mavi leğendeki suyun içinde denizdeymiş gibi kıpır kıpır oynuyorlardı ama durup da onları izleyecek vakti yoktu elbette.

Çiçekçinin önüne gelince o günü hatırladı. İçinden “hıh” dedi. Daha yeni tanıdıkları birine çiçek alan ve aşırı ilgi gösteren akrabalarını hiç anlamamıştı. Çok saçmaydı bu alaka.

Kafasının karışıklığından olacak, eli kolu dolu Neriman teyzeye çarpmasıyla kadını kendi etrafında bir tur döndürmesi bir oldu. Neriman teyze “Ayol ne bu canım, düşürüyordun beni haylaz kız. Koca kaldırımda yer mi yoktu da geldin çarptın” diye söyleniyordu yerlere saçılmış sebzelerini toplarken. Koca kaldırımda yer mi yokmuş?

– Var mı Neriman teyze? Sen kaplamışsın koca kaldırımı- diye düşündü ama söylemedi elbette. “Kusura bakma Neriman teyzee” diye bağırırken de arkasına bakmadan koşuyordu.

Sonunda hedefine ulaşmıştı ama dizlerinde de derman kalmamıştı. Elleriyle ruku vaziyetinde nefeslenirken kapıdan çıkan müşterinin “iyi misin hanım kız” demesiyle doğruldu.

Müşteri hanım “su ister misin ufaklık” derken, kasadan seyirten adam küçük kızı kucağına almıştı bile. “Teşekkür ederim hanımefendi, ben ilgilenirim çünkü bu minik tavşan benim kızım.”

Babasının verdiği suyu içerken bir yandan da etrafa bakınıyordu.

“Aaa yeni boya kalemleri mi geldi dükkâna? Arkadaşlarıma hediye edebilir miyim baba? Anaokulunda çocuklar hep soruyor. -Baban kırtasiyeciymiş, bize boya kalemi getirmeyecek misin?- diyorlar.”

“Tamam kızım tamam. Söz kalem vereceğim arkadaşlarına. Ama hani sen de bana söz vermiştin. Bir daha böyle kaçıp gelmeyecektin evden. Annenin aklı çıkmış yine.”

“Ama baba, bilmiyorsun neler oldu!”

Babası telefonu kulağına görürken “önce anneni arayalım olur mu?” demişti. Kollarını kavuşturmuş bekliyordu babasını. Gözü renkli kalemlerdeydi ama şimdi daha önemli bir mesele vardı. Bütün olanları anlatmalıydı. Nihayet babası yanına geldi. “Anlat bakalım seni dinliyorum küçük hanım.”

Kocaman gözlerini daha da açtı. Uzun kara kirpiklerini kırpıştırdı. Başını iki yana çaresizce sallıyor, bu durumdan nasıl kurtulacağını bilemediğini ifade eden derin bakışlarla, söyleyecekleri için babasını hazırlıyordu.

“Çok kötü baba çook!”

“Ne diyorsun, hadi canım!”

“Bu gün yine, Fatma teyze beni okuldan aldı.”

“Ama bunu konuşmuştuk kuzum. Annen iyileşene kadar Fatma teyzen alacaktı seni.”

“Onu anladım da, asıl çok kötü olan şey başka…”

Küçük kızın gözlerinden, bir faciaya şahit olduğunu okuyan babası, kızını daha da dikkatli dinlemeliydi şimdi.

“Daha kötü ne olabilir kızım, korkutma beni…”

“Çok fena baba çook. Annem bu gün naptı biliyo musun? Şehriye çorbasını taşırdı.”

“Aman Allah’ım olamaz!”

“Yaa… Evet. Oldu. Ocak hep battı. “Of ya” dedi “başıma bi de bu çıktı” dedi. Eskiden annem, hiç çorbayı taşırmazdı, dimi baba.”

“Aslında bazen taşabilir çorba. Biraz iş çıkmış ama halletmiştir anneciğin nasılsa.”

“Ama bi de noldu biliyor musun, ütü yaparken de gömleğini yaktı. Yaa… Eskiden olmazdı hiç dimi?”

“Gerçekten mi? Hay aksi. Annene bir şey olmadı değil mi?”

“I ıh. Olmadı.”

“Çok şükür o zaman. Önemli olan sağlık, değil mi kuzum? Önemli olan sizin iyi olmanız.”

Küçük suratı düşmüş, babasından görmeyi beklediği tepkiyi görmediği için canı sıkılmıştı.

“Ama daha kötüsü var” derken gözlerini yukarılarda gezdirdi. Kısa bir an düşündü, düşündüğünü belli etmemeye çalışarak.

“Öyle mi? Bütün bundan daha mı kötü?”

“Evet baba. Daha kötü. Annem ödevimi yaptırmadı biliyo musun? Şimdi çok yorgunum, baban akşam yaptırır kızım” dedi.

“Sahi mi? yaşasın o zaman. Biliyorsun seninle beraber ödev yapmayı çok seviyorum. Sabırsızlanıyorum birlikte ödev yapmak için. İşte bu harika bir haber. Sen de sevindin değil mi?”

“Hıı. Sevindim. Bi de bu gün de öyle çok ağladı ki, annem hep kucağında tuttu ama yine de susmadı baba!”

“Hımm. Daha küçük tabi. Senin gibi güzel bir abla değil henüz.”

Gözleri dolu dolu olmuştu. Ardından peş peşe sıraladı. “Dayımlar ona çiçek almıştı, bana almadılar. Fatma teyzem de meyve getiriyo, ye de bebeğe sütün olsun diyo. Ama baba bebek hep altına çiş yapıyoo!”

“Bütün bunlar yüzünden mi koşarak buraya geldin yavrucum?”

“Evet. Yok yok. Evet. Hayır hayır. Koşmayı seviyorum ben. Ama bazenleri de canım sıkılıyor, koşmak istiyorum o zaman…”

“Demek öyle. Peki, madem, Hadi bu gün dükkânı erken kapatalım ve evimize gidelim.”

“Beraber mi koşucaz yanii?”

“Evet canım. Artık ne zaman canın koşmak isterse bana söylemen yeterli. Sadece ben işten dönene kadar sabretmelisin. Oldu mu? Anlaştık mı?”

“Ama sen yaşlısın. Yorulmaz mısın?”

“Yorulursam birlikte dinleniriz. Olur mu?”

“Ya bebek büyüdüğünde ne olacak?

“O zaman, anneni ve bebeği de alır, hep birlikte koşarız olmaz mı?”

Bu fikir pek hoşuna gitmese de, şimdilik, sustu.

Kocaman gülümsemesi yüzünde, rengârenk boya kalemleri elinde, babasıyla çıktı dükkândan. Cadde boyu yürürlerken, esnafla göz göze gelmemeye çalışıyordu. Tam köşede geriye döndü, ona göz kırpan manav amcayı görünce dayanamadı kıkırdadı.

Yokuş yukarı koşmak zordu ama düzlüğe çıkınca, eve kadar koştu baba kız.

Bu Yazarın (Dilek Erdem) Diğer İçerikleri:

St. Basil Katedrali

Alışmanın Laneti

Bayramlık Hüzünler

Unutkanlık Maskesi

Mücella Hanım

ETİKETLER:Dilek Erdemhikayekoşalım öyküsüönerilenleröykülerRümeysa öyküsü
Bu İçeriği Paylaş
Facebook Whatsapp Whatsapp Bağlantıyı kopyala Yazdır
Tepki Ver
Hayran0
Mutlu0
Üzgün0
Uykulu0
Sinirli0
Şaşkın0
Göz Kırp0
Avatar photo
YazanDilek Erdem
Bağlantılar:
Eğitmen / Yazar
Önceki İçerik Rüyalarımızın Önemi
Sonraki İçerik Şamil Aliyev
Yorum yapılmamış Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sosyal Medya

FacebookBeğen
XTakip Et
InstagramTakip Et
YoutubeAbone Ol

Yeni İçerikler

Bir Asil Cevher
Banu Yurtsever
Maneviyat
15 Haziran 2025
19 Görüntüleme
Çağımızın Hastalığı: Memnuniyetsizlik
Kenan Akkuş
Yaşam
15 Haziran 2025
18 Görüntüleme
Gidiyor
Mehmet Aras
Şiirler
15 Haziran 2025
21 Görüntüleme
Gölgesinde Büyüdüğüm Adam: Babam
Mesut Alan
Hatıralar
14 Haziran 2025
29 Görüntüleme
Reyting Uğruna
Nevbahar Baydar Avşar
Güncel
14 Haziran 2025
28 Görüntüleme

En Çok Yorumlananlar

Minimalizm
Yaşam
Pilav
Hatıralar Öyküler
26 yorum
Aynanın Söylediği
Öyküler
26 yorum
Yorgunuz
Güncel
26 yorum
Her Şey Kendini Tanımakla Başlar
Öyküler
25 yorum

Bunları da beğenebilirsin

Maneviyat

İstemek ve Beklemek

29 Aralık 2023
Yaşam

Kaçırılanlar: Hayatın Akışında Yitip Gidenler

28 Nisan 2024
Şiirler

Alıştım Zehrine

2 Kasım 2023
Şiirler

Unutulacaksın Mutluluk

22 Şubat 2024
//

Hayatın Lezzeti “Hayrendiş” Olmakta!

Kurumsal

  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim

Hızlı Menü

  • Tüm Gönderiler
  • Bugün Eklenenler
  • Okuma Listem
  • İlgi Alanları
HayrendişHayrendiş
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Tekrar Hoş Geldiniz!

Hesabınıza giriş yapın

Username or Email Address
Password

Şifreni mi unuttun?