Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikası'nı ve Kullanım Şartları'nı kabul etmiş olursunuz.
Kabul et
HayrendişHayrendişHayrendiş
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
      • Öyküler
      • Şiirler
      • Hatıralar
      • Mesajlar
      • Sözler
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
      • Tarihi Mekanlar
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Arama
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Okunuyor: Tarih Baktığın Kadardır
Paylaş
Bildirimler Daha fazla göster
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
HayrendişHayrendiş
Yazı Tipi Yeniden BoyutlandırıcıAa
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Arama
  • Ana Sayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Kategoriler
    • Aile
    • Araştırma
    • Bilim & Kurgu
    • Bilişim & Teknoloji
    • Biyografi
    • Sevgi & Aşk
    • Çeşitli Bilgiler
    • Çocuk
    • Denemeler
    • Edebiyat
    • Eğitim
    • Felsefe
    • Finans
    • Genel
    • Gezi
    • Güncel
    • Günlük
    • Hayvanlar Alemi
    • Hukuk
    • İlahiyat
    • İş ve Meslek
    • Kişisel Gelişim
    • Kitap & Dergi
    • Kültür & Sanat
    • Maneviyat
    • Motivasyon
    • Müzik
    • Nostalji
    • Psikoloji
    • Sağlık
    • Sevgi & Aşk
    • Sosyoloji
    • Spor
    • Tarih
    • TV & Sinema
    • Yaşam
    • Yemek & Mutfak
  • Okuma Listem
    • Okuma Geçmişi
    • İlgi Alanları
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
Hayrendiş > Tarih > Tarih Baktığın Kadardır
Tarih

Tarih Baktığın Kadardır

Rıdvan Er
Rıdvan Er
Yayınlanma 20 Aralık 2022
618 Görüntüleme
Yorum yapılmamış
Paylaş
6 Dak. Okuma
Paylaş

Tuhaf gelir insana mermerden bir sütun, taştan oyulmuş üryan bir heykel, hatta ayıplanır avret yerlerinden ötürü, işte tam bu yüzden tüm tarihi kalıntılar alelade insanlar için beyhude taşlardan ibarettir.

Ancak bakış açısı çok önemli bir istisnadır. Önemli olan herhangi bir şeye nasıl baktığınız ve sonrasında o bakış açısı ile yaptığınız yorumlardır ve kesinlikle doğru yorum, doğru bakış açısından kaynaklanır.

Sanatı, olduğu gibi görürseniz hiçbir şey anlamaz, hatta sanatçısına ahmak deme cüretini bile bulabilirsiniz. Fakat kimse o sanatçının o resimde ne anlatmak istediğini kolayca anlayamaz, bunu ancak sanatçı gibi bakan anlayabilir. Dolayısıyla sizin eserden bir şey anlamamanız sanatçının suçu değil sizin bakış açınızdan öte gelir, hal böyleyken Tarih gerçek bir yaşanmış sanattır.

Bir lahit düşünün, Bizans imparatorluğu döneminden günümüze gelmiş, bir imparatorun bir zamanlar içinde yattığı, taştan bir mezar. Ona sadece mezar olarak baktığınızda, sadece bir mezar görerek çok büyük bir yanılgıya düşersiniz. Zira öylesine ince ayrıntılar vardır ki anladığınızda kendinizi mucizeye bakarken bulursunuz.

Lahit bin sene öncesine aittir, hiç düşündünüz mü bundan bin sene önceki hayatı, bin sene önceki yaşamı ve İstanbul’u yahut eski adıyla Konstantinopolis’i. Onun sakinlerini, eski insanları, eski Bizans’ı hiç düşündünüz mü ? Atam Fatih’in fethinden önce Konstantinopolis’inin sakinleri Bizanslılar bugün bizlerin içinde yaşadığı İstanbul’un o zamanki sakinleriydi. Düşünmeye devam edelim.

Peki ya öylesi bir Orta Çağ döneminde, özenle taşların işlenmesi ile bezenmiş lahit ve bu işçilik muazzam değil midir? Peki ya bunu yapan işçinin ne zorluklar ile yaptığını, üzerinden kaç para kazandığını, yaşlı mi yoksa genç mi olduğunu, o dönemde nasıl bir yaşam olduğunu vesaire.

Peki lahitin nerede yapıldığını, eski yerleri düşünsenize, İstanbulda sokaklarda yürürken belkide eski bir sarayın üzerinde yürüyorsunuz yada bir evin eski konumunda geziyorsunuz belkide habersizce Bizans’tan kalma yerlerde yaşıyorsunuz ya da eski bir Konstantinopolis hamamında yürüyorsunuz ama bugün orası yoldur.

İstanbul’a aşık olup ta insanın tarihi sevmeme lüksü olamaz aksi halde samimi bir aşk olmaz zira tümüyle kadim zamanlardan günümüze gelmiş bir tarih silsilesi den bahsediyoruz. Byzantion, Nova Roma, Bizans, Osmanlı işte birbiri ardına binlerce yıllık tarihler bu şehirde hem saklı hemde gözümüzün önündeler.

Peki ya lahitin içinde bir zamanlar yatan imparatoru hiç düşündünüz mü? O devrinin belkide en saygı duyulan adamıydı, yaşadığı dönemde asilerle yahut entrikalarla boğuşmuştur, belki de onlarca savaş gördü, çoğunu kazandı ama savaşın birini kaybettiği için o lahitin içinde yatıyordur. Bu bilinmez fakat ufkunuzu olabildiğince açın, sonunda ayrıntıyı göreceksiniz, bilahare tarihi layığıyla anlayacak onu istemeseniz de seveceksiniz. Tarihî bir objeye bakış açınız İngiliz yazar Sir Arthur Conan Doylenin yazdığı Sherlock Holmes karakteri gibi olmalı. Tüm olay ince ayrıntıların içinde gizli yatıyordur.

İstanbul arkeoloji müzesinde onlarca hatta yüzlerce eser inceledim hepsine ayrı bir hayranlıkla bakakaldım.

Bizans döneminden kalma taş yazıtlar vardı, üzerinde döneminin müthiş izleri yatıyordu, bir Bizanslının yazdığı sözler vardı, adeta bu güne mesajlar veriyordu. Onlarca sütun, lahit, heykeller, büstler, sonra anlaşmalar Bizans öncesinden bile onlarca eser var.

Tarih günümüzden bir saniye önce başlar ve insanın yaratılışına Adem ile Havaya kadar uzanır gider. Oradan tekrar günümüze doğru gelmeye çalıştığınız da tüm tarihi görürsünüz. İnsanlığın ikinci babası Hz. Nuh’u (a.s.) sonrasında tufandan kurtulan ve dağılan insanların yeniden çoğalması özetle, Truvalılar, Yunanlılar, Persler, Hititler, Sümerler, Akadlar, Spartalılar, Makedonyalılar, Mısırlılar, Çinliler, Germenler, Saksonlar, Vikingler, Romalılar, Bizanslılar, Hunlar, Göktürkler, Selçuklular, Osmanlılar, kısacası tüm Türkler, Cenevizliler, Moğollar hatta Herodot’un bahsettiği ama hala izi bulunamayan Atlantisliler. Günümüze kadar belirli zamanlarda tarih çarkı sürekli döndüğünde tekerrür etti. Belirli bir zamanda çeşitli uygarlıklar, antik çağdan, orta çağa oradan yeni çağa ve en son olarak modern insanın çağı olan günümüz yakın çağına kadar gelmişti.

Dünyamız günümüz tarihinde 4.54 milyar yıl yaşında olduğunu düşünürsek, buna ek olarak insan türünün 200 bin yıl önceleri ortaya çıktığını düşünürsek.

Arada yaşanan 200 bin yıllık tarihi kesin olarak bilmek mümkün değil, bu yüzden elde olan birkaç bin yıllık arkeolojik bulguların kalıntıları kesinlikle paha biçilemez derecede değerli olduğunu bilerek, ayrıntılı bakış açısı ile yanaşmanızı eskeriyetle öneririm.

Öte yandan bahsettiğim tarihin onlarca çeşidi vardır, ben bir dalını örnek gösterdim ancak birbirleri arasında bölünse de tarih genel olarak her şeyi kapsar, ırklar, dinler, savaşlar, olaylar, zaferler, ölümler, planlar, büyük adamlar, tarihe iz bırakmış milletler ve hatta dinozorlar da buna dahildir. Size tarihin büyük adamlarından, tarih ile ilgili bir kaç örnek söz bırakıyorum, esenlikler dilerim…

Size öyle bir vatan aldım ki ebediyen sizin olacaktır.
(Sultan Alparslan)

Tarih değil hatalar tekerrür eder.
(Sultan Abdülhamit Han)

Çekic olmak istemeyen tarihin örsü olacaktır.
(Adolf Hitler)

Devler gibi eserler bırakmak için karıncalar gibi çalışmak lazım.
(Necip Fazıl Kısakürek)

Yaptığımız veya yapamadığımız her şey tarihin akışını etkileyecektir.
(Arthur Henderson)

Coğrafya kaderdir.
(İbni Haldun)

Tarihin konusu: kavimlerin ve insanların hayatıdır.
(Lev Tolstoy)

Herkes dünyayı değiştirmek ister, ancak kimse kendini değiştirmeyi aklından geçirmez.
(Lev Tolstoy)

Bu Yazarın (Rıdvan Er) Diğer İçerikleri:

Geçmişten Geleceğe Çağrı

İnanç ve Türk

Şiddet, Kan ve Acı

Edip Edebe

Beyinlerin Göçü

ETİKETLER:önerilenlerRıdvan Ertarih yazısı
Bu İçeriği Paylaş
Facebook Whatsapp Whatsapp Bağlantıyı kopyala Yazdır
Tepki Ver
Hayran0
Mutlu0
Üzgün0
Uykulu0
Sinirli0
Şaşkın0
Göz Kırp0
Avatar photo
YazanRıdvan Er
Bağlantılar:
Yazar
Önceki İçerik Uzak
Sonraki İçerik Sevginin Gücü
Yorum yapılmamış Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sosyal Medya

FacebookBeğen
XTakip Et
InstagramTakip Et
YoutubeAbone Ol

Yeni İçerikler

Bence Sen de Haklısın
Nilüfer Şen Çakar
Günlük Yaşam
16 Mayıs 2025
11 Görüntüleme
Bozulan Yaşam Algımız
Hacer Kılıç Güzelakçakaya
Denemeler Yaşam
16 Mayıs 2025
19 Görüntüleme
Sesler ve Sözler
Büşra Aydemir Yıldırım
Denemeler
16 Mayıs 2025
11 Görüntüleme
Derin Bir Hayatın Güncesi
Banu Yurtsever
Denemeler
15 Mayıs 2025
27 Görüntüleme
Yürek Yarası
Necla Karataş
Öyküler
15 Mayıs 2025
26 Görüntüleme

En Çok Yorumlananlar

Minimalizm
Yaşam
Pilav
Hatıralar Öyküler
26 yorum
Aynanın Söylediği
Öyküler
26 yorum
Yorgunuz
Güncel
26 yorum
Her Şey Kendini Tanımakla Başlar
Öyküler
25 yorum

Bunları da beğenebilirsin

Genel

Neden İnsanlar Eskiden Daha Mutluydu?

14 Kasım 2021
Yaşam

Evlerde Hep Aynı Yerde Duranlar

21 Temmuz 2024
Şiirler

Geliyorum

17 Ekim 2022
Şiirler

Ne Renkti Sevda

7 Haziran 2023
//

Hayatın Lezzeti “Hayrendiş” Olmakta!

Kurumsal

  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim

Hızlı Menü

  • Tüm Gönderiler
  • Bugün Eklenenler
  • Okuma Listem
  • İlgi Alanları
HayrendişHayrendiş
Bizi takip edin
© 2024 Hayrendiş - Sitede yer alan makale, yazı ve şiirlerin tüm hakları yazarlarına ve Hayrendis.com'a aittir. Kaynak gösterilerek de olsa kullanılamaz. Web Tasarım: YD Web
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Yazarlar
  • Başvuru
  • Gizlilik politikası
  • İletişim
Tekrar Hoş Geldiniz!

Hesabınıza giriş yapın

Username or Email Address
Password

Şifreni mi unuttun?